Günün Kitabı | Siyaset Psikolojisi | Durumlar, Bireyler, Olaylar | David Patrick Houghton

Kitap değerlendirme yazarı, Ali İhsan Dilmen

Durumlar, Bireyler, Olaylar…

Kitap insan davranışlarının; siyaset, uluslararası ilişkiler, sosyal olaylar terörizm ve benzeri konularda nasıl davrandığıyla ilgili akademik bir dille ve Siyasal Bilimler öğrencilerini bilgilendirme amacıyla ders kitabı olarak yazılmış.

Elbette konuyla ilgili, özellikle siyasetle ilgilenenler için oldukça faydalı bir kitap.

Kitabı okuyanlar seçmen davranışları hakkında epey bir bilgiye sahip oldukları gibi davranışlarını etkileyen sebepler ve psikolojik nedenler hakkında doyurucu bilgiye sahip olabilirler..

Yazar meramını anlatmak için zaman zaman insan davranışlarını etkileyen sebepleri gözlemlemek için yapılmış deneylerden de istifa etmiş ve bu bilgileri okuyucuya sunmanın yanı sıra siyasi tarihe mal olmuş siyasetçilerin psikobiyografilerini de okura sunmuş.

İnsan, seçmen davranışlarını etkileyen sebepler zaman zaman şemalarla da desteklenerek anlatışmış..

Kitapta yazar, Durumcular ve Eğilimciler üzerinde önemle duruyor.

Duruma göre hareket edenlerin daha çok şartlara bağlı kaldığını, Eğilimcilerin ise iradelerini yapmak istediklerine yoğunlaşarak politik tutum belirlediklerini ifade etmiş olmakla birlikte ayrımın bu kadar net olmadığını davranışların şartlar ve duruma göre değiştiğini bazen bir ara yol ihtiyacının zorunluluk olabileceğini de ifade ediyor.

Ama şunu kabul etmek gerekiyor ki, Durumculara göre olaylara yön verenler esas itibariyle Eğitimciler oluyor.

Zira Eğilimciler yaşananları iradeleri ile biçimlendirmeyi içinde bulunulan duruma rağmen tercih etmek arzusunda oluyorlar.

Siyasetle ilgilenen yönetici kesimlerin bu kitabı okumalarını tavsiye ediyorum.

Kitaptan kısa bir alıntı: “Daha önce de görmüş olduğumuz gibi karar vericiler, kalıp yargılar, şemalar vb kısa yollar kullanırlar.

Bunlardan en önemlisi ‘sarhoşun Araştırması’dır.

Hikâye şöyledir.

Sarhoş kaybettiği anahtarı aramaktadır ve oradan geçen biri yardım etmek ister ve kendisini anahtarı nerede kaybettiğini sorar.

O da karanlık bir yerde kaybettiğini söyler, yardım etmek. İsteyen niye orada aramadığını sorduğunda burasının daha aydınlık olduğunu söyler.

Bu hikâyeden çıkarılacak ders, karar vericilerin çözümü mantık olarak bulunması gereken yerlerden ziyade, psikolojik olarak tatmin edici alanlarda aramalarıdır. Bu konuda eleştiriye maruz kalsalar bile ölçülebilir olana odaklanma yatmaktadır.’

Meselenin özü de sanırım burada gizli olsa gerek.

KİTAP TANITIM BÜLTENİ | BİLGE KÜLTÜR SANAT

Günümüzde siyasetin algılar üzerinden yapılmakta olduğu gerçeğinden hareketle siyaset uğraşına dair en isabetli tanımın ‘algı yönetimi sanatı’ olması muhtemeldir. Nitekim çağımızda pek çok ulusal ve uluslararası çatışma alanına siyasal bir çözüm aranırken sık sık algı operasyonlarına müracaat edilir. Öte yandan siyasetin olaylar, olgular, aktörler ve süreçler üzerinden analiz edildiği düşünüldüğünde psikolojinin her safhada ne denli önemli olduğu kolayca anlaşılacaktır.

Siyaset yapıcıyı karar alma süreçlerinde etkileyen unsurlar, alınan kararların toplumlara/yönetilenlere yansıması, yazılı-görsel ve sanal medyanın siyaset cihetinde manipülasyonu, asimetrik savaşlar, dezenformasyona yol açan istihbarat hamleleri, bir adım sonrasını şekillendirmeyi amaçlayan taktik ve stratejiler en başta psikoloji disiplini üzerinden irdelenmelidir.

Yaşadığımız dönemde zaten oldukça karmaşık olan dünyayı, önceden belirlenmiş birtakım ön kabullere dayalı algı seçiciliği ile çözümlemeye çalışan siyasal ideolojiler de psikolojiyle doğrudan alakalıdır. Öyle ki son yüzyılda şahit olduğumuz 11 Eylül 2001 terörist saldırıları, Afganistan ve Irak’ın Amerikan işgaline uğraması, Taliban, el-Kaide ve IŞİD gibi terör örgütlerinin ortaya çıkışı ve Arap Baharı/Uyanışı diye adlandırılan sosyal ve siyasal hareketler hep psikolojik unsurlar gözetilerek hazırlanmış ve sunulmuş projeler olarak karşımıza çıkmışlardır. Ne var ki siyasetle psikolojinin bu kabil iç içe geçmiş olduğunu gösteren pek çok örneğe ve duruma rağmen, bu iki disiplini birleştiren siyaset psikolojisi alanında yazılmış eser adedi yok denecek kadar azdır.

Elinizdeki kitap bir yandan siyaset psikolojisi disiplininin teorik ve tarihsel arka planına dair doyurucu bir bilgi birikimi sunarken, öte yandan güncel uluslararası siyasal gelişmelerin pek de dikkat çekmeyen psikolojik boyutunu okuyucuyu sürükleyen akıcı bir üslupla gözler önüne sermektedir.

Çevirmen: Hüsamettin İnaç

Çevirmen: Duygu Şekeroğlu

Yayın Tarihi: 26.03.2021

ISBN: 9786059241144

Dil: TÜRKÇE

Sayfa Sayısı: 320