Dolar 34,4198
Euro 36,3354
Altın 2.842,17
BİST 9.389,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 20 °C
Hafif Yağmurlu

Günün Kitabı /Kırmızı Pazartesi /Gabriel Garcia Marquez

Günün Kitabı /Kırmızı Pazartesi /Gabriel Garcia Marquez

Kitap değerlendirme yazarı: Cemil Uçar

Gabriel García Márquez’in, yüzyılın büyük yazarlarından biri olarak anılan Kolombiyalı romancının, 1981’de kaleme aldığı Kırmızı Pazartesi,, herkesin bildiği fakat kimsenin engel olmayı aklına getirmediği bir namus cinayetinin kanlı hikayesini anlatıyor. Bu eser, ne sadece bir cinayet romanı olma özelliği taşır, ne de sıradan bir öykü. Kırmızı Pazartesi, Kolombiya’nın sarsıcı sosyal yapısının ve kültürel dinamiklerinin derin bir yansımasıdır. Usta yazar, kendi çocukluğunun geçtiği kasabada, yıllar önce cereyan etmiş bir cinayet olayını yeniden dile getirirken, Santiago Nasar’ın infazının adeta haykırışını yapıyor.

Romanın ilk satırlarından itibaren, kahramanının öldürüleceği gerçeği, okuyucuyu saran bir karamsarlıkla ortaya çıkıyor. Gözlerimizin önünde çarpıcı bir tablo gibi canlanan bu hikaye, yalnızca bir cinayetin** soğuk yüzünü değil**, aynı zamanda geniş bir toplumsal tabloyu da seriyor. Marquez, sayfalar boyunca, bu cinayetin etrafında dönen insan ilişkilerini ve bir toplumun davranış biçimlerini gözler önüne seriyor. Bu durum, romanın sonuna dek merakla takip edeceğiniz ve zihinlerde yankılanacak derin bir analiz haline geliyor.

Kırmızı Pazartesi’de, Kolombiya kültürü ile Türkiye arasındaki benzerlikler o kadar iç içe geçmiş ki, bir an için kendinizi bu topraklarda, ya da belki de Türkiye’nin bir köyünde hissediyorsunuz. Marquez, hem kurgusuyla hem de üslubuyla, okuyucularını büyülü bir yolculuğa çıkarıyor.

Romandan Alıntılar:

“Oğlanlar, erkek adam olacak şekilde büyütülmüşlerdi. Kızlarsa, evlenmek üzere yetiştirilmişti.” Bu cümleler, toplumsal cinsiyet rollerinin belirgin bir şekilde çizildiği bir dünyayı gözler önüne sererken, geleneklerin ağırlığını da hissettiriyor.

“Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım.” Bu söz ise, bireysel düşünce tarzlarının dahi nasıl şekillendiğine dikkat çekiyor. “Her erkek onlarla mutlu olur çünkü acı çekmek için yetiştirilmişler.” Bu ifadelerle, bir toplumun psikolojik yapısına dair zekice bir tespit yapılıyor.

“Onların tek inandıkları şey, çarşafta gördükleridir,” dediklerinde, toplumsal baskı ve beklentilerin birey üzerindeki yıkıcı etkisi somut bir şekilde dile geliyor. Angela Vicario’nun o masumane görünümündeki ikilemi, geldiği yerin acımasız gerçekleriyle doludur.

“Onu bilinçli olarak öldürdük,” diyen Pedro Vicario, cinayetin ardındaki karanlık motivasyonları sorgulatırken, Peder Amador’un vurgusuyla toplumda nasıl bir çıkarılma hakkı olduğunu da gösteriyor.

Romanın derinliğine inmeye başladıkça, kasabada yankılanan çığlıklar, “Kadınlar, Bayardo San Roman’ın başına gelen felaket yüzünden…” diyerek acının evrenselliğini barındırıyor. Gözyaşları ve yas, bu hikayenin içinde birer karakter gibi yer alıyor.

Sıradan bir hayatın arka planında, her köşe başında namus meselesi olarak karşımıza çıkan bu cinayet, yüzyıllardır süren bir çatışmayı aynı zamanda gözler önüne seriyor. “Namus aşktır,” diyen bir annenin sesi yankılanırken, bu roman yalnızca Kana susayan akıllara bir not düşmüyor, aynı zamanda ihanet ve intikam arasındaki ince çizgiyi de sorgulatıyor.

Kırmızı Pazartesi, okuyucuya sunmuş olduğu imgelerle, gecenin karanlığında bir ışık gibi yanıyor ve değerlerimizi yeniden sorgulamaya itiyor. Her sayfasında, toplumsal dinamiklerin bizlere sunduğu gerçeklerle birlikte, varoluşsal bir sorgulama içinde kayboluyoruz.

Gabriel García Márquez’in Diğer Kitaplar

Haber Kaynağı: https://haberkontak.com/yazarlar/cemil/konu/kirmizi-pazartesi/

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.