Dolar 34,9466
Euro 36,7211
Altın 2.977,22
BİST 10.125,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 15 °C
Açık

Günün Kitabı | Bugünü Yaşama Arzusu | İrvin Yalom

Günün Kitabı | Bugünü Yaşama Arzusu | İrvin Yalom

Kitap değerlendirme yazarı: Ali İhsan Dilmen

                                         

İnsan bir anne ve babadan dünyaya gelir.

Hayata merhaba diyerek başlar yeryüzü maceramız, serüvenimiz, trajedimiz.

Çocukluk çağlarından itibaren hayata anlam arayarak geçer günlerimiz.

Çoğu zaman ve çoğumuz farkında değilizdir bu kavganın.

“Ekmek kavgası” olarak tanımlarız bu kavgayı, ama hayatın anlamı üzerinde derin düşünmeden geçer günlerimiz.

Mesele ekmek kavgasından daha karmaşık ve derinlerde gizlidir.

Bu kitap hayat hakkında anlam arayışına odaklanmış filozofların düşünceleri üzerinden yapılan sorgulama ve grup terapisi içinde yer alan kişilerin yaşadıkları olayları niçin, neden, nasıl sorularına cevap arayışları ve davranışlarının kökenleriyle yüzleşmelerine tanık oluyoruz.

Grup terapisi insanın başka kişiler arasında, bir yöneticinin gözetim ve rehberliğinde insanın duygularıyla yüzleşme, onların açığa çıkmasını cesaret edebilmeyi göze almayı gerektirir.

Kitapta yapılan seanslarla sık sık acımasız ve ölümcül bir şekilde bu yüzleşmenin yapıldığına görüyoruz.

Kitaptan: “İş, endişe, didinme ve sıkıntı neredeyse herkesi hayatları boyunca etkiler.

Ama her arzu ortaya çıkar çıkmaz doyurulursa insanlar hayatlarını nasıl meşgul edip zamanlarını nasıl geçirirler?

İnsan ırkının herşeyin otomatik olarak yetiştiği ve güvercinlerinin rosto yapılmış olarak uçtuğu bir Ütopya’ya götürüldüğünü düşünün; herkesin sevgilisini hemen bulduğu ve elinde tutmada zorluk çekmediği bir yere; o zaman insanlar can sıkıntısından ölür ya da kendilerini asardı; ya da dövüşür, birbirini gırtlaklar ve öldürür ve dolayısıyla kendilerine şu anda doğa tarafından verilenden daha büyük acı verirlerdi…”

Hayata yüklediğimiz anlam sebebiyle kendimize bulduğumuz meşguliyetler ve bu meşguliyetler içinde kendimizi inşa sürecinde ortaya koyduğumuz çok ince bir şekilde ve belki de çoğu zaman kaba bir yöntemle dışa vuran bencilliklerimiz kimliğimizin bir parçasıdır.

Okurken zaman zaman kendimle yüzleşme imkânı bulduğum bir kitap.


Tanıtım Bülteninden

“Sonsuz uzayda etrafında bir düzine daha küçük kürenin döndüğü, üzerindeki küflü tabakanın canlı ve bilinçli varlıklar ürettiği, soğuk, sert bir kabukla kaplı aydınlık küre. İşte bu… gerçek dünya.”

Arthur Schopenhauer

Rutin bir doktor kontrolünde ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrenen saygın psikiyatr Julius Hertzfeld uzun mesleki geçmişini gözden geçirmeye karar verir ve yirmi yıl kadar önce terapide başarısız olduğu seks bağımlısı Philip Slate’le iletişime geçer. Philip, Julius’un terapisi işe yaramasa da Alman filozof Arthur Schopenhauer’in öğretileri yoluyla mucizevi bir şekilde bağımlılığından kurtulduğunu iddia etmektedir ve dahası, şimdilerde felsefi danışman unvanı almak için eğitim görmektedir.

Julius Hertzfeld ile Philip Slate görüşmelerinin ardından bir anlaşmaya varırlar. Philip, Julius’tan eğitimi için süpervizörlük yapmasını ister, Julius da Philip’in danışman olmak için öncelikle insansevmez ve soğuk yanını törpülemesi gerektiğini düşünerek ona grup terapisine katılma şartı koşar. Önlerinde uzanan birkaç ay kısa gibi görünse de grup terapisinin dinamiği ve üyelerin birbirleriyle olan iletişimi herkesi beklenmedik ölçüde dönüştürür.

“Yalom bir yandan terapinin etkisini ve sınırlarını irdelerken diğer yandan felsefe ile psikolojinin buluştuğu noktaları bir romancının bakış açısıyla gözler önüne seriyor.”

Washington Post

“Nesiller boyunca faydalanılacak bir kaynak. Yalom’un grup terapisinin işleyişini konu eden bu romanı gündelik hayatla ve psikoterapiyle ilgili en önemli konulara parmak basıyor.”

Publishers Weekly

“Dünyanın ilk ve en gerçekçi grup terapisi romanı. Okuyucuyu büyüleyen bu hikâye iki insanın anlam arayışını konu ediyor.”

Greensboro News & Record

“Verilen kayıpların, cinsel arzunun ve anlam arayışının izini süren bir felsefi roman.”

Library Journal

“Yalom’un heyecanı ve hevesi gerçekten bulaşıcı. Bir psikiyatr olarak sizi uykusuz bırakacak bir romanı nasıl yazması gerektiğini de çok iyi biliyor.”

Los Angeles Times

“Felsefe, psikiyatri ve edebiyat gibi alanların entelektüel birikimle harmanlanması sayesinde bu kitabı okumak zihin açıcı bir aktiviteye dönüşüyor.”

San Francisco Chronicle

“Hem bir insanın ömrünün hem de bir terapi grubunun son yılını konu eden enfes bir hikâye.”

Kirkus Reviews


 

Farklı Yayınevi (1)

Çevirmen:       Zeliha Babayiğit

Yayın Tarihi:   04.11.2017

Orijinal Adı:    The Schopenhauer Cure

ISBN:   9786052993286

Dil:      TÜRKÇE

Sayfa Sayısı:    440

Cilt Tipi:          Karton Kapak

Kağıt Cinsi:      Kitap Kağıdı

Boyut:  13.5 x 21 cm

….

 

 

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.