Günün Şiiri | Safi Duran | Nebih Nafile
Antakya’dan Dünyaya Açılan Pencere…
Şiir Köşesi | Nebih Nafile
Yüreğin çarpıyorsa hâlâ
Gözlerinin pınarları akıyorsa
Sevinçte, hüzünde ya da
Akıyorsa kanın tüm hızıyla
Yaşam da senin için akmakta
Senin için ey güzel insan…
…
Antakya’dan dünyanın bütün insanlarına açılan bir pencereden paylaşacağımız şiirlerimizde aşkı, umudu, yaşama sevincimizi dile getireceğiz.
Antakya’da dostluğunu paylaştığım Safi Duran ve İstanbul’da yaşayan kentlimiz, askerlik arkadaşım sevgili Ümit Güzel arkadaşıma armağan ettiğim ve “Gecenin Resmi” adlı şiir kitabımda yer alan “Bitmeyen Dostluklara” adlı şiirim ile penceremizi sonuna kadar açık bırakıyorum. Yeni yılda, kaldığımız yerden devam etmek ümidimle, şiir tadında, türkülerin sıcaklığında iyi yıllar diliyorum…
Bitmeyen Dostluklara | Safi Duran
Ah be ümit kardeşim
Adı güzel kendi güzel Ümit’im!
Hatırlar mısın?
Bir tarafında deniz mavisi
Öbür tarafında yemyeşil bir dünya
Tel örgülerin arasından
Nasıl da tezek kokardı uzaklar…
Sen hep sigara içerdin
Bense yağmuru severdim
Ne güzel yağıyor buralara da
Yüreği salmak gerek diyorum
Ama nerdeee…
İş, güç, yaşam telaşı
Unutuyoruz sonraki yağmurlarda
Islanamayacağımızı
Eksiliyoruz yavaş yavaş
Ah be güzel kardeşim
Ah be Ümit’im!
Can dostum
Sidik kokan otların üzerinde uzanmışken,
Çam yaprağının alnında bıraktığı mutluluk izlerini
Ve birbirimize anlattığımız hayallerimizi
Hatırlar mısın?
Hatırlar mısın sigara kağıdına karaladığımız
Sevgi ve umut dizelerimizi
Unuttun mu iki üç ısırıkta bitirdiğimiz
Hacı dayının tostunu
Gerçi sen hep sonuncu kalırdın.
Gözlerimizin içine baka baka
Her nöbette bir yudum sohbet…
Ne güzeldi be Ümit’im.
Ahhhh ah
Ah bu dünya,
Bu İstanbul, bu Antakya…
Güzel ülkem ne hale geldi
Ümit’im, hep dünyayı suçlarlar
Bilmezler ki;
İnsanın değdiği yer kirleniyor
Yeşil bitiyor beton kaplanıyor
Ağaç kesiliyor AVM, gökdelen bitiyor
Her gelişimde bir başka bozulmuş oluyor
İstanbul…
İstanbul, olmuş isyanbul…
İçim akmıyor artık bir nehir gibi
İnsan akan İstiklal Caddesi’nde,
Taksim, Akm, Galata’ya…
Ne demeli Ümit’im
Bir kent nasıl kirletilir,
Nasıl kurutulur güzellikler…
Ahhhh ah be can dostum,
Güzel kardeşim, Ümit’im!
Anlatmaya dilim varmıyor buraları da
Arzularımız, düşüncelerimiz
Zamanın akışıyla şekilleniyor.
Sen gibi can, sen gibi temiz…
Gülüşü yüreğinden safi dostumla
Bir gün Defne’nin koluna girdik
Yürüdük baştanbaşa Antochia’yı.
Her sokak başından çığlıklar yükseliyordu.
Acı, kuşku, korku sarmış sokaklarımı
Cadde bağırsaklarını bırakmış,
Zeytinin tüm dalları kırılmıştı.
Ümit’im,
Ne önemi var Orta Asya’dan
Ya da Horasan’dan gelişimizin
İnsan olamadıktan sonra
Yürüdük yürüdük başımız dönerek…
Kaynak: Nebih Nafile | Özyurt Gazetesi