Dolar 34,4807
Euro 36,4050
Altın 2.957,53
BİST 9.362,03
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 19 °C
Hafif Yağmurlu

Somalı yarınlarım haykırıyor | Burhan Mendi

25.04.2022
501
A+
A-
Somalı yarınlarım haykırıyor | Burhan Mendi

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Gece gündüz

Karakızın saçlarını tarayan

Yaralarını okşayan

Sobalarınızda yanan kömür benim

Maden ocaklarında soluyan can benim, canlar benim, ömür benim

Hemen her gün

Dualarla yollara düşen

Kadınlar, kızlar, kızanlar benim.

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Ferhat olduk

Dağları deldik yıllarca

Delik deşik ettik yazgımızı

Gün oldu, yer yarıldı

Toprak olduk, taş olduk

Kara duvarlara yapıştık

Azrail’le kapıştık bunca yıl

Şimdi konaklarında, köşklerinde

Bizi yakarak ısınıyor efendilerimiz

Hayallerimizi ısıran, umutlarımızı kemiren

Yalakalar, insafsızlar, kapı duvarlar

Yarınlarımıza kurşun sıkan

Uykularımızı yakan

Aba altından sopa gösteren

Patronlarımız, bakanlarımız, vekillerimiz

Hainlerimiz bunlar.

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Uçup giderken başka dünyaların

Tünel çıkışlarında bizi bekleyen

Umut yüklü, nar dudaklı, kadınlar benim

Anaların gözyaşlarıyla

Göğüslerinde yeşeren çığlıklar benim

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Önce Yaradan’a sığındık

Ona yalvardık yakardık

Sonra size güvendik

Hadi tutun ellerimizden artık

Yarınlar toprak oluyor

Yarınlar taşlaşıyor tek tek

Giderek ve de bilerek.

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Ezan sesleriyle uyanan

Ayak seslerimize koşarken

Korkularımızı paylaşan

Saçlarına umutlarımızı dolayan

Çocuk gözlerinde üşüyen sabrım

Ana kucaklarında dövünen çaresizliğim

Gün doğarken yollarımızı saran

Analar, kızlar, kızanlar benim.

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Sahi ne vardı yerin altında

Neyi arıyorduk oralarda

Bir dilim ekmek için

Dilim dilim oluyor

Ölümü dileniyorduk bir yerde

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Sıcak ve ıslak gecelerde

Koynuna giriyorduk kadınlarımızın

Geleceğimizi yeniden kurmak

Yaşamı sürdürmek isteyen

Yeni yarınlarımıza hamile kalan

Yorgun ama yürekli

Kadınlar, analar benim.

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Uçup giderken bu dünyadan

Yandık yıkıldık

Derken

Cennetin kapısına dayandık nasılsa

Ama nedense

Açan olmadı kapıyı bize

Bir ara cennetin kapısından

Şöyle bir göz attık içeriye

Bakmaz olaydık

Utanç tablosu karşımızdaydı

Başköşelerdeki koltuklara

Patronlarımız kurulmuşlardı

Demek

Melekleri de kandırmışlardı

Üstelik

Hurileri de takmışlardı kollarına

Yazgımızı yudumluyorlardı tufeyliler

Usanmadan, utanmadan, sıkılmadan…

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Patronlarımız, namı diğer efendilerimiz

Cennette de yıkım kararları aldırmışlar

Boğaz manzaralarını andıran

En güzel yerleri parsellemişler

Köşkler, saraylar yaptırmışlar

Şimdi bu fakirhanelerde oturuyor

Bu viran hanelerde yaşıyorlarmış

Yok, yolsular..

Ey halkım

Aydınlarım, canlarım, suskunlarım

Cehenneme giden yoldaki

Işıklı trafik levhasına:

“bu yol, öğretmenlerin, profesörlerin, paşaların, gazetecilerin, subayların, paralelci polislerin, komiserlerin şimdi özgürce yaşadıkları hapishanelere çıkar!” Diye yazdırmışlar, Allah’tan korkmayan, kuldan utanmayan, ulusumuzun yüz karası hainler…

Burhan MENDİ

19.07.2014

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.