Kanatsız Kuşlar | Yaşar Üstün
Sevgiyi
sevgiliyle affetmek
ömrümüzün mezadı
unutuşlar
nereye dokunursa dokunsun
diken batmaları
gece artıkları
avuçlarımızda biriktirdiğimiz damlalar
yağmur suları değil
nedenin içinde nedensiz
b/aşka gözyaşları
kanatsız kuşlar
uzağa sakladığımız
çocuksu sevinçlerimizin
başına gökyüzü düşecek
umudumuz
istiklal’de kuledibi taşlarında
seke sek oynamalar
roman yüzlerine sığındığımız
danslar
içimizi sıcak tutan
efkarsız harsız sobasız
rakı şerbetli ateşimiz
betikler içine
dille tutkallandığımız zorlamalar
yakaladığımız
yaşadım dediğimiz
an’lar
yedı tepeli bin bir yokuşlu
adalı köprülü boğazlı
karabataklı martılı
intiharı bile beceremeyen
mülteci dolu bu kentte
zaten yalnızlığın yalnızı
kadıköy karaköy vapurlarından
galata’ya
yukarıdan aşağıya “çıkan”
kalabalıklığıyla
yara damlalarıyla
sonsuzluğu uyandırmasak da
harflerin ucunu yakılı
geriye ne kaldı
kanat çırpan
kırlangıç göçlerine
ğöğün kalbim dedikçe
gidişin yola döşenmiş
eski taşlar üzerinde
çıplak ayak izleri
koca bir kentin içine yığılmış
hüzünler
vedası
sığdırdıranlar için
derdestlik ne ola ki
tütün basmış viran ömrümüzde
telgrafın telleri
kaçkınlarla hayyam berduşlarıyla
sirkeci’ye çıkan tren yolları
kulaklarına
sokak çalgıcıları damlasın
önemin
seni istediğim
hissettiğim kadar
aysız yakamozsuz
güneşsiz deniz dalgaları
…
coğrafyasız haritasız
ıslığı sessiz
mezürosu kalbimiz
feleğin içine gömüldüğü
İki cambaz bir ipte
oynamaz dediğin
yalnız bir aşk işte
…
Mart / 2018
Yaşar Üstün