Haydi yaz şair | Yılmaz Pirinççi
Bunu da yaz…
Kırık bir sazdan dökülen notalar gibi yaralıydı hayatları
Her birinin etrafında bir kaç can parçası
Ve kırılmamış tek bir duygu kalmamıştı yüreklerinde.
Haydi, yaz şair.
Bunu da yaz
Ellisini çoktan devirmiş bir beden de aşk nasıl durur
Nasıl gülümser bir genç kızın ruhu saçlarının beyazında
Damarları yerinden atacak gibi duran bir avucun içinde nasıl gider papatyalar.
Ve nasıl atılır zamanın voltası üç beş adımlık bir oda içersinde hiç konuşmadan
Haydi, yaz şair
Bunu da yaz
Utana sıkıla ertelenen vuslatın hesabı kime yazılır
Kim korkar binlerce kilometre ötede düşen yağmur tanelerinden
Bir şehirde yağan kar taneleri nasıl düşer bir başka şehrin üstüne
Ve nasıl örter gözlerini uyurken üzerine
Haydi, yaz şair
Bunu da yaz
Çocukça düşlere uyutup geceleri
Bir günaydın demenin mutluluğuna kim yorar gönlünü
Kim aynı satırlarda uzatır dudaklarını bir resmin üzerine
Sıkı sıkıya bir muska gibi kim sarar yüreğine
Haydi, yaz şair
Bunu da yaz
Hiç bir şey istemeden kim sever
Kim bekler bir musallayı bekler gibi
Kim kırılır, incinir, darmadağın olurda ses etmez
Kim gider ateşe bir pervane gibi
Haydi, yaz şair
Bunu da yaz.
Kim sever böyle…
Yılmaz Pirinççi
—