Dünya Gözaltında / Ali SAFOĞULLARI
Devler cüce… Cüceler dev…
Eller zincir… Yüzler aynı… Maske her yer…
Ölüm yer yer…
Sürgün ev…
…Pranga ev…
……Kelepçe ev…
‘’Neyin vebali bu, sırdaş?’’
…diye sordum;
‘’Hiroşima… Nagazaki… Myammar var, adaş…
Kızıldereliler… Abojinler… Vietnam var, çağdaş…
Cilovluk… Srebrenica… Kıbrıs var, dindaş…
Hocalı… Filistin… Naziler var, dildaş…
Unutmadan;
Halepçe var… Halepçeee! heyyy… Kahpece bey!’’
…diye seslendi gökler…
Yüzüm kızardı…
Utandım…
Yerin dibine giresim geldi…
Ölesim geldi insanlığımdan…
…
Sürgün ev…
…Pranga ev…
……Kelepçe ev…
Yalan var… Dolan var… Talan var boydaş…
Mel’anet var… Hıyanet var… İhanet var gardaş…
Art niyet var… Eziyet var… Cinayet var soydaş…
Zindan evler…
Evler soğuk… Evler nemli, yoldaş…
Evler yas!
Zindan kuru dildaş… Zindan korku…
Zindan yaş…
Ve toprak haykırdı;
‘’Ey Ademoğlu! Kendine gel az…
Belki yine bölüşürüz 😉
Siz gerçekten insan olunca, bu yaz…’’
…..
Belki yine görüşürüz ;(
Başımız zindandan çıksın da biraz…
Umarım görüşürüz!
Belki yine gülüşürüz 🙂
Antakya, 05 Nisan 2020
Ali ASAFOĞULLARI