Cilt Kapağı | Mustafa Söylemez
Yedi güneşli
bir sabahtı o
Kütüphaneye sürükledin beni,
Aklımın kutbu dışarıda güneşlerde kaldı.
Soluğunu savurmadın kitap kokusuna
Kitaplar dizildi gözlerine
Tekdüze rengi yoktu aşkın.
Mart karı sulusepken yağdı
Gidişin bir kırağı,
Güzelliğin saklı orada.
Şubat ayak izlerini giyindi
Obur öküz, karavana kazanında
Şiir tozları topluyordu.
Obur öküz, alçak bir işkenceci
Tüm çabası iyi bir baba olmak
Yemediği küfür kalmadı sonunda.
Sabah
koşusunda kırk tur
Sonra yüzünün kızıllığı
Omuzlarımda unuttuğun saç teli,
Bir kaçak yılan gibi saklandı
Ciltlediğim o kitabın ön kapağına.
Şimdi kardan beyaz saçların
Azmış bir Truva Atındasın
Gümüş üzengi üzerinde
Aç bir aslan gibi
Ararsın o kitabın cilt kapağını.
Sevdayı ve
sonsuz bağlılığın sadakatini
Buldun bir buğday tarlasında.
Yüreğinden döküldü bir avuç kırağı
Bir yontu gibi güzel duruşun
Ne gülümsüyor eskisi gibi
Ne de tek söz çıkıyor
Öpülesi dudaklarından.