Çakıl Taşı Ağlamaları | Yaşar Üstün
Yadım
dalgalara bırakılmış
unutulmaları eksik kalmış
deniz üstü köpürür
türküsü
arama dediğin
gün doldurmalar
en yoksul Balat
meyhanelerinde
demi alınmış bir yudumla
vedaların serhoşluğu
masa başı oturmalar
çırpınarak boğulan
müren balığının
yere batan sarnıcı
hoşça kalı
avucumun içinde
bırakmadan
elmanın
sana bana düşen
ortaklığı
çakıl taşı ağlamaları
ah
gidişlerin değil
nereyelerin yanıtı yok
umar
umarsızlığın içinde
a/kan gözyaşı dolmuş
küçük bir dere
deltaları göçmen kuş yığınakları
yenilmek
daha çok açıyor
kilit bırakmadığın
eşiği
ayak izlerin dolu
kapıları
kalbin denizse
hasretim
denize atlamış tay
aldanmalarım
yüzme bilmeyen
karabataklar çırpınışları
ah
kabına değil dağına sığmayan hüznünsüm
külünü avucuma
biriktirmiş doğruların yanlışı yok
içimdeki aşk
dünyadan daha genç
sana
söylediğim türküler
tezenesi
ateşi köz
külü kor
gözlerinde kalmalarım
parmak uçlarımla oynadığım
yakan top
tuttuğun
içim
yangınları
dolduramadığım
taşını tuttuğum
boşluklar
çarpılmalarım
dilimin ucunda saklı
ağıt olup
tuza vurulmuş
içi geçmiş
tutulmalarım
ayağa
kalkamamalarım
bu kadar maviyken
gökyüzü
kırmızı kar
yağmalarım…
Mart/2020