Anarşist Olmak
Anarşist olmak / Avrupa Gazetesi
Dursaliye Şahan
Okumak, görmek, dinlemek, seyretmek serbest gibi görünüyor ama değil. Oysa konuşmaktan çok okumak gerek… Dünyanın bir ucundan öbür ucuna sesimizi duyurmamız zor. Onlar istediklerini gözümüze sokup, istediklerini kulaklarımıza bağırıyorlar. Asıl görmemiz ve işitmemiz gerekenler engelli. Duvarlar gün geçtikçe yükseliyor.
Bu engelleri hissettikçe umutsuzluğa kapılacak gibi oluyorum ama dünyanın bilmem neresinde hiç tanımadığım bir sanatçının karikatürünü görüyorum (mesela) ve o anda o engeller ve bütün duvarlar küçülüyor.
Karikatüristlere saygım sonsuz hatta zaman zaman onların seçilmiş kutsal insanlar olduklarını bile düşünüyorum ama bugünkü yazımın konusu bu değil.
Aslında şunu diyecektim. Bizi yutmak isteyen bu sistemin içindeki en güçlü silahımız sanat. Resim, heykel, karikatür, sinema, roman, şiir, öykü, tiyatro, bale, müzik ve diğerleri. Dünyayı sanatın büyülü ışığı kurtaracak buna inanıyorum. Sanatı hayatımızın içinden çekip almak isteyenlere teslim olmamak için biraz anarşist olmak gerek. Bir elimiz hep sanata dokunmalı. Hem kendimiz için hem dünya için.
İstanbul’a gittiğimde Edebiyat Ortamı dergisinin ekinde Öykü Yıllığı 2014 kitabını gördüm. Konu öykü olunca almadan yapamadım. Alırken de kendi kendime söylendim. “Bu kadar kitabı okudun da bu mu kaldı? Artık kütüphanede bi altı ay bekletirsin.”
Londra’ya döndüm, bir hafta sonra aldıklarımı kütüphaneye yerleştirirken adet olduğu üzere şöyle bir karıştırdım. 15 dakika sonra da kitabı başucumdaki sehpaya bıraktım. Daha önce yazmıştım. Güne iye başlamak isteyenler için her sabah kısa bir öykü veya şiir iyi bir reçetedir. Deneyin göreceksiniz.
Sadık Yalsızuçanlar kitabı hazırlamak için dört yıl harcamış. Ben 55 günde bitirdim. (Her sabah bir tane okursanız böyle; öykü arka arkaya okunmaz ama kesintisiz okumayı sevenler için de üç günlük diyebilirim.) Son sayfayı çevirdiğimde; “Tanıtmak şart oldu,” dedim ama bu kitabı tanıtmak zor. Zira her öykü ayrı ayrı tanıtımı hak ediyor. Sadık Yalsızuçanlar’a bu değerli ve özverili çalışması için yürekten teşekkürlerimi sunarken bu kitabı bulup okumanızı öneriyorum. Ayrıca öykü ve yazı atölyeleri, edebiyat dersleri için sağlam bir kaynak.
Şimdi izninizle kitapta öyküsü geçen yazarların adını tek tek yazarak kendilerini buradan kutluyorum.
Ali Haydar Haksal, Alper Beşe, Aslı Tohumcu, Ayşe Göktürk Tunceroğlu, Aşykut Ertuğrul, Baki Karcı, Cemal Şakar, cahit Efgan Akgül, Dinçer Apaydın, Dilara Pınar, Dilek Aslaner, Engin Barış Kalkan, Esmeray Barın Acartürk, Fahri Ayhan, Faruk Duman, Gülcan Çolak Bostancı, Gaye Boralıoğlu, Hakkı İnanç, Hanife Altun, Hasibe Çerko, Hasan Türksel, Ilgın Yıldız, Kahraman Çayırlı, Kamil Yeşil, Mehmet Harmancı, Mehtap Kabataş, Mihraç Cerrahoğlu, Mihriban inan Karatepe, Mustafa Ökkeş Evren, Mustafa Tatcı, Müge İplikçi, Müzeyyen Çelik, Necati Mert, Necdet Dümelli, Rasim Özdenören, Recep Şükrü Güngör, Refik Algan, Safiye Gölbaşı, Salih Tokgözoğlu, Semra Aktunç, Semra Saraç, Senem Gezeroğlu, Senem İş, Şerife Durna, Tahir Abacı, Temel Karataş, Tülay Berberoğlu, Türker Ayyıldız, Yalçın Tosun, Yıldız Ramazanoğlu, Yunus Nadir Eraslan, Yusuf Yağdıran, Zeynep Delav.
Sağlıcakla kalınız.
https://www.avrupagazete.com/dursaliye-sahan/index.1.html