Bu Aşk | Yaşar Üstün
hiç gelmeyecek
senlere
yüzümü kapattığım
vukuatlı
ayna sırlarının
sözcükleri…
…
uzunlamasına öp
dizlerindeki
çürüyen yaraları
ömre yetecek yıldızları
bir bir
yere saçıyorum
avucumdam
birbirine karışmasın
anılar
dağ bayır demeden
ana rahmine dönmek ister gibi
yalınayak
koşmalı ömrüme
insan uğurladığıyla
gözyaşı değmeden
iç çekişlerini
kalbine doldurarak
uzak yakın mesafelere
bölünüyor
ıralı ama sıralı
günlerimiz
delik deşik bohçalar
olmuşken
y/akmanın değil
yanmanın sırası …
…
ah…
taş atmadığınız
kuyularda kalmayın
acılarınız ne kadar derin
ne kadar keskinse
kınınız bıçağın
en keskin ucu olsun
pistin ışıkları
yanmıyorsa
uçaklar inmiyor
kavuşmalara
yavaş olan
adımlarımız
değil
bir daha görmemek üzerine
yazılmış şiirler
bir daha
görmek istemenin
istemeden
yola çıkmış adımları
dışımız bahar olsa
içimiz
hayata
ölememeyi bırakan
borges’in
kan çiçekleri
itirazı olana
bu yara hepimizde
bu biçim
ama içim
ne yüklenelim artık
sabaha kavuşmasız
hayatlarda
gecede kalmış gibi
sızı
öylesine kalbimdeki
kimse
aşk dahil
beni
ç/alamaz
ruhum kavga ediyor
güneşle
maskeler düştükçe
altı da maske
ne denize düştüm
ne yılana sarıldım
ne aldandım
ne aldatan oldum
kavruldukça
ateşe tutuldukça
yanan
ironi dolu
aklım
zaman
insanı okumuyor
önüne katıyor
umudun
güneşin
aklın
c/ezası sonsuz
acıya bulanmış
hüzün
hiç unutulmuyor
+