Sorular | İnci Gürbüzatik
İNCİ-PEREC
1- Eksik bir harfle yazı yazmanın ne denli zor olduğunu, hiç de göründüğü gibi hafife alınacak bir çaba olmadığını 29’la ilgili çalışmaya katıldığımdan biliyorum. Kullanmayacağım harf nedeniyle, çaresiz kalıp öyle sözcükler aramak zorunda kaldım ve öyle zorlandım ki bilemezsiniz. İstenilen sözcüğün o noktada kullanılamaması bir yazarın elinin kolunun bağlı olması gibi bir şey işte. Kaleminiz hareket edemiyor söylemek istediğinizi o sözcüklerle söyleyemiyor başka sözcükler arıyorsunuz.. George Perec bunu ilginç bir biçimde yaşamış. Bile isteye önüne bir engel koymuş.’E’ harfi kullanmadan koca bir roman ‘Kayboluş’u yazmış. Bu romanın izinde Perec ile ilgili okumalarınız nasıl başladı, böyle ilginç, hatta çılgın diyebileceğimiz harf kullanmadan yazma proje fikri nasıl oluştu?
2- Edebiyatın var edildiği her yer benim için çok önemlidir. Edebiyat her yerde ve herkes içindir. Kimsenin, hiçbir grubun, zümrenin, topluluğun, grubun tekelinde değildir. ‘İstanbul’un dışındaki her yer taşradır’ görüşünü kesinlikle reddeden bir edebiyatçı olarak Antakya’daki edebiyat ortamını, edebiyatçıları çok önemsiyorum. Bize biraz bundan söz eder misiniz, çünkü sözümü Fransız bir yazar olan George Perec ile ilişkinize, size getireceğim.
3- Ana fikri Antakya’daki edebiyatçılardan doğan böyle bir proje için katılımcı yazarlarla nasıl iletişime geçtiniz? Projeyi anlattığınızda nasıl karşılandı? Daha önce böyle deneysel bir çalışma yapmış olan bir edebiyatçı var mıydı aralarında? Nasıl organize oldunuz?
4-29 katılımcı yazar bulmanın güçlüğünü yaşadınız mı? Ya yayınevi? Yazarların büyük bir kısmı sanırım Antakya’lı, Antakya’daki yayınevlerinden edebiyatçıların eserlerinin yayımlanmasındaki zorluklarından biraz söz eder misiniz?
5-Harf eksiltilerek yazılan, George Perec’in de kullanmayı sevdiği lipogram tekniği ile ilgili pek çok örnek yazar ve çalışma var edebiyat tarihinde. Bu bilinen bir teknik ama böyle 29 da olduğu gibi bir dilin alfabesindeki harf sayısı kadar yazarın bir araya gelerek bir harf eksilterek yazıp kitaplaştırdığı sanırım bir ilk kitap. 29’a özgün bir kitap diyebilir miyiz o yüzden? Dağıtım zorluğu, hatta engeli yaşadığınızı sanıyorum. Kitabın satışından, okura ulaşmasının kolaylığından da söz edebilir misiniz? Okurlar bu kitaba nasıl ulaşabilecek?
6- Bir yazar çağına ayna tutar, ışık tutar. Sanatçı görünenin ardındakini görendir. Bazen herkesin bildiğini kolay kolay dile getirilip söylenemez. Milletlerin öyle sakıncalı dönemleri vardır da onu yine de söyleyebilirsiniz. İroni yaparak eğretileme ile pek ala da anlatır, fikrinizi öyle ya da böyle söylersiniz. Bunu yıllarca kadın yazarlar nasıl da başarıyla yapa geldiler. 29 da kaç kadın edebiyatçı var? Neden?
7- Bu iki soruyu lütfen soruları yanıtlayacak arkadaşımız yazabilir mi? Eminim benim bilmediğim, ya da sizce önemli olan vurgulanması gereken noktalar konusunda yazar, sorar mısınız?
Sevgiyle..
İNCİ GÜRBÜZATİK