1 Mayıs’ın Yaratıcısı Olan Dört İşçi Önderi
Albert PERSONS, Adolph FISCHER, George ENGEL ve
August SPIES, 1 Mayıs 1886 yılında 8 saatlik iş günü mücadelesinde önderlik
yaptıkları için “Amerikan adaleti” tarafından idam edildiler.
Albert PERSONS isimli işçi, özür dileme şartıyla
affedileceğinin söylenmesi üzerine, mahkeme heyetinin karşısında tarihe geçecek
sözlerini söyledi: “Bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. Eğer
asılırsam cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan asılacağım.”
ALBERT PERSONS’UN MEKTUBU
Yavrularım, Elveda!!…
“Bu kelimeleri yazarken adlarınızın üstüne gözyaşlarım damlıyor…
Bir daha hiç karşılaşmayacağız. Ah, sevgili çocuklarım, nasıl içten,
derinden seviyor sizi babacığınız. Bir gün zaten gidecektim… Ama şimdi daha
mutluyum. Babanızla gurur duyabilirsiniz. Bir gün diyeceksiniz ki bizim babamız
haklıydı ve gitti.
Sevdiklerimiz için yaşamakla gösteririz sevgimizi ve gerektiğinde
sevdiklerimiz için ölmekle de gösterebiliriz sevgimizi… Ben tüm bir insanlık
için var olduğumun bilincindeydim. Size de böyle bir misyon emanet ediyorum
yavrularım. Kendiniz için değil tüm insanlık için var olun. Mücadeleniz hep
haksızlığa uğrayanlar için olsun. Böylece insanlık size minnattar kalacaktır.
Gurur duyabilirsiniz çocuklarım… Babanız haklı bir dava için gidiyor.
Hiç bir zaman hayat böyle geldi böyle gidiyor demeyin. Erdemli ve cesaretli
olun.
Korkmayın hiçbir zaman! Erdeminiz size cesaret verecektir. İyilikleriniz
hiç unutulmayacaktır. Dünya var oldukça geride bıraktığınız şerefli yaşam
başkaları tarafından anılacaktır. Anılmayacağını bilseniz bile siz iyilik,
doğruluk ve adaletten ayrılmayın.
Sevgili evlatlarım hayattan hiçbir zaman nefret etmeyin. Tanrı bize
insanca yaşayalım diye bu dünyayı verdi. Sorumlusunuz yavrularım!
Haksızlıkların karşısında durun, sessiz kalmayın.
Benim hayatımı ve doğal olmayan haksız ölümümü başkalarından
öğreneceksiniz. Babanız, özgürlük ve mutluluk uğruna gönüllü olarak canını
vermiş bir kurbandır.
Size miras olarak şerefli bir ad ve tamamlanacak bir görev bırakıyorum…
İnsanları sevin, haksızlık yapmayın, yapana da ses çıkarın!!
Babanız şerefli bir insan. Onun adına örnek olun. Onu koruyun, bu yolda
yürüyün. Kendinize karşı doğru olun, o vakit başkalarına karşı sahte
olamazsınız. Yaratıcı, uyanık ve neşeli olun…
Çocuklarım, değerli varlıklarım; bu mektubu yalnız sizin için değil,
daha doğmamış çocukları için ölen birçok kişinin ölüm yıldönümlerinde de
okumanızı istiyorum.
Yavrularım, elveda…”
1 Mayıs yanlızca geleceğin fikirlerinin tartışıldığı değil ayrıca o fikirlerin
gelecekte oluşturacağı özgün koşullarında yaratıldığı, örgütlenildiği bir itici
güçtür.
1 Mayıs bir bayram değil, 1886 Şikago katliamından, 1977 Taksim’e kadar
onlarca insanın kanının döküldüğü binlerce insanın yaralandığı bir savaş
alanıdır.