Sor Beni | Nuri Can
Sor beni sevdiğim yağmurlara, rüzgarlara sor
Ne zaman akşam olsa
dağlı bir çiçek yağmurunu döker sancılı yüreğime
ince hüznünü bırakır yaralarımın üstüne bir kelebek
ve ben gözü doymaz, maske üstüne maske takan,
yalnız hırslarının peşinde koşan insanlar arasında
bağrıma basıp yalnızlığı
yüreğimin ince hüznüne tutunmuş kalmışım…
Ne anılar kucaklıyor, ne is kokan zifir geceler
ellerim kış, saçlarım kar
selamsız sabahsız geçip gidiyor baharlar
sesimi duyuramayacak kadar uzak,
yaralarımı saramayacak kadar yorgunum artık…
sor beni sevdiğim,
ayrılıklara, uzaklıklara, yalnızlıklara, karanlıklara sor…
İçimden bin isyan geçer her gece,
bin deniz kudurur göğsüme çarpa çarpa dalgalarını
özlem taşıyan gemiler geçip giderken bilmediğim diyarlara
bakakalırım ardından öylece durgun, yorgun ve avuntusuz
sevgiler düş masalı mıydı, aşk bu muydu bir ömrü savurduğum uğruna?
yüreğime sakladığım hasretlerle, kanadığım için için bir yeraltı ırmağı gibi
sor beni sevdiğim,
kırgınlıklara, yıldızlara, sızılara, yalnızlıklara sor…
Sen kalbimin göğü; baharın neşesi,
sevdalar güzeliydin bir zamanlar gönlümde
yağmur olup düşerdin düşlerime düşsüz kaldığımda
rüzgar olur eserdin, her yanımı ayrı severdin
her gülücüğünde kuşlar uçardı mutluluklara
yaşlı trenler kadar yorgun, gece kadar körüm şimdi
gözlerimi hüznün bulutları sarmış
yanına varamayacak kadar uzak,
acılarımı ağlamayacak kadar yorgunum artık
sor beni sevdiğim
yağmurlara, bulutlara, rüzgarlara, uzun uzun yollara sor…
Suların akışını, dağ çiçeklerinin kokusunu,
sesini ve seni düşlerimde taşıdım hep
bilirim bir daha toplayamam dağılan düşlerimi
dudağmda sızlayan gülüşlerimi bir daha onaramam
sevinçlere gülemeyecek kadar dargın,
gözyaşımı silemeyecek kadar yorgunum artık
Nasılda özlemişim seni bir bilsen,
saçlarının dalgasını, gözlerinin karasını
hüzünlü bakışını, boynuma sarılışını
sen yüreğimde,
düşler, gülüşler, şiirler uzağımda kaldı
şimdi bütün gecelerimde hüzün var….
Sevgiler hızla kirleniyor şimdi sevdiğim, özlemler kirleniyor
her şey bozguna uğramış, terk edilmiş bir bahçe gibi
sevişmeye durmuyor artık dal uçları, tomurcuklar, kar kuşları
sor beni sevdiğim,
dağlara, ırmaklara, kuşlara, kırılan dallara, uzak diyarlara sor…
Nuri CAN
Hayat dediğin nedir ki?
bir damla huzur
bir umut gonca
bir dal incelik
bir dost selamı
ve yorgun kalbe rahatlık
Hayat dediğin nedir ki?
bir dilim ekmek
bir gerçek dostluk
bir tutam düş
bir içten gülüş
bir dilim şiir
bir nebze sevgi
ve güneşin yedi rengi…
Nuri CAN