ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Şebnem | Aziz Kemal Hızıroğlu

19.06.2022
328
A+
A-
Şebnem | Aziz Kemal Hızıroğlu

Isırgan ses veren insanlardı yarısı

dav

Sokuluşlar, bakışlar: yani ormanlar

Çocuk kalbine yakışır dev bir hüzün

Uzaklaştıkça büyüyordu gri korkular

Yalancı söz: or’da yok kastedilen

Bulutu kullandı rüzgar istediğince

Boyun eğişlere kırıldıkça naif cam

Yakılabilirdi saklı mektuplar bir gecede

Ve not ettim şairin yalnızlığını

Şiir düşkünlerinin gündemden düşmesini

Ölsün işte birisi dedim, taş hep bekler

Biraz uyandırdım biraz utandırdım kendimi

Çocukla hayat arasına iniverdi buzul

Cinnet yanaşmada yangının gölge yanına

Coğrafyasız dağlar yaratışıma bozuldum işte

Bir de olur olmaz küle köz bırakışıma

Renklerin şaşırması ilk olmuyor

Ama keder küçük dilini nasıl yutar?

Yürekle aramdaki mesafeyi çoğalttım

Gezgin gülüş fısıltıyı nerede tutar?

İncinen ikincielleri topladım kirpiklerime

Tuzu üşütmeden usulca denize vurdum

Ateş hanedanında kolay hükme teamül

Eski sultanları bir bir boğdurdum

Aynadaki ağaç derin kök ve sultasında

Sırdaki çizik yaralı sevda ve talanında

Çiçekteki şebnem kendisinde ve kimsede

Adamdaki çocuk yaşlanınca bıktım öldürdüm

Bir sayfayı daha gömdü sevgi ahalisi

Boylu boyunca uykuya çekildi toprak

Yasak diye kendine uzanıp içine etti kuyu

Yangın külüne saldırınca kalktım söndürdüm

Öfkeyle yanaştım resmime kafa tuttum

Boşluk yalan duvarından taş toplamada

Günah arayan afrika’dan som elmas buldum

Gezgin gündüzlerin eşelenmiş akşamına

Gönderilmemiş mektuplarımla buluştu utanç

Kalabalığın uykusunu kaçırdı tenhalık

Rüzgara yakalanmadan yaşamayı denedi bulut

Dinlenme levhalarında şaşırdı kaldı yolculuk

Hadi karınca dedim açlık sende kalsın

Ölüsineğe başka nice kervan bulunur

Madem eşit bölüşülmüyor gidişler

Uzun sürmüş bir haksızlığı durdur

Avcı sesi veren insanlardı öteki yarısı

Curnatalar, sunaklar: yani mevsimler

Şebnem mavisinden renk çaldı gök

Yaklaştıkça küçülüyordu kırık kalemler…

Aziz Kemal Hızıroğlu

(Şebnem, Tümzamanlar Yay. Eylül 2000)

Aziz Kemal Hızıroğlu
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.