Dolar 34,4910
Euro 36,3975
Altın 2.965,97
BİST 9.261,52
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 19 °C
Çok Bulutlu

Oya Aydoğan 6-7 Eylül ve Pera’da Moda | Kemâl Kaplan

09.09.2020
2.443
A+
A-
Oya Aydoğan 6-7 Eylül ve Pera’da Moda | Kemâl Kaplan

Terzi Nuri Kaymaz sigarasını tüttürüp Yüksek Kaldırımı tırmanırken, yıllar önce geldiği İstanbul’da neler yaşayacağından bîhaberdi. Tünel’e geldiğinde önünde uzanan, nam-ı diğer Cadde-i Kebir’in bin yıllık yorgunluğunu adeta kaslarında hissetti. Bitmek üzere olan sigarasına yenisini bağladı. Derin bir nefes çekip, dumanının bir kısmını ciğerlerine hapsedip, kalanını burnundan salıverdi mavi-gri gökyüzüne doğru.

Yeşilçam Sokağı’nın girişinde duvara yaslanarak, kalabalığın arasında karşı sokağa bakıp, Cemâl ustanın dükkanı aklına geldi. Nuri belki de, mesleğinin en güzel günlerini geçirdi o dükkânda. Nasıl geçirmesin ki; Cemâl usta dönemin en gözde oyuncularından OYA AYDOĞAN’ın babası idi. Oya arada bir uğrardı dükkâna, Nuri için bulunmaz zamanlardı. Cemâl usta, Erzincan’dan göçtükten sonra Beyoğlu’nda hatırı sayılır terziler içinde yer almıştı.

Beyoğlu terzileri içinde öyle biri vardı ki, sonraki yıllarda adını tüm Türkiye duyacaktı: Yıldırım Mayruk.

Mayruk’un ünlü bir modacı olmasının hikayesi Gönül Yazar’ın kendisine bir elbise diktirmesiyle başlıyor. Yazar’a Mayruk’u tavsiye edenin ise Erol Simavi olduğu söyleniyor.

Nuri kısa bir süre Yıldırım Mayruk’un yanında da çalışmıştı. Aradan uzun yıllar geçmiş, O’nun Beyoğlu terzileri arasında arşınladığı yollarda, bugün bulundukları bölgenin tarihine çok uzak bir nesil yürüyordu. Beyoğlu’na geliş sebepleri sadece eğlence olan bir nesil….

Hayatının uzunca bir bölümünü geçirdiği Beyoğlu’nda, mesleğe vefa adına bir araştırmaya başlayan Nuri, yıllarca belge, bilgi ve görsel malzeme toplayarak BEYOĞLU TERZİLERİ hakkında önemli bir arşive sahip oldu.

Bu arşiv bugün Kültür Bakanlığı desteğiyle belgesel filme dönüşüyor. Türkiye’nin kültür hazinesine, milli hafızaya büyük katkılarından dolayı teşekkürler NURİ KAYMAZ.

Oya Aydoğan’ın babası Cemal Aydoğan Erzincan’dan göçmüş kızını Fransız lisesinde okutmuş, Beyoğlu’nun emektar terzileri arasındadır.

BELGESELDEN NOTLAR

Belgeselin adı: PERA’DA MODA.
Roma İmparatorluğu’ndan bu yana Pera yabancı bölgesi olma özelliğini yüzlerce yıl sürdürdü. Roma Dönemi’nde Ceneviz, Venedik ağırlıklı bir nüfus popülasyonuna sahip bölge Osmanlı’da, Levanten ve yabancı ziyaretçilerin de ikâmet ettikleri yer haline geldi. Yüzlerce yıl moda ve eğlencenin merkezi oldu.

– Pera, Beyoğlu’na evrilirken, terzilik ve moda gayrimüslimlerin tekelindeydi. 6-7 Eylül 1955 tarihine kadar öyle kaldı. Belgeselde Osmanlı’dan günümüze uzanan Pera’nın hikayesi anlatılıyor.

– İstiklal Caddesi’ndeki dönemin en büyük mağazaları olan, Orozdibak, Tiring, Luvr, Karlman, Stein, Brod, Mayer İstanbullular’a Avrupa’nın modasını taşırdı. Hazzo Pulo Pasajı gibi onlarca pasajda terziler, varsıl erkek ve kadınlara elbise dikmeye yetiştiremezdi.

– Belgeselin çekimlerine Oya Aydoğan da katılacaktı. Çocukluğunun geçtiği Beyoğlu’nu, babasının dükkânını ve çocukluğunda babasına nasıl yardım ettiğini anlatacaktı. Olmadı. Ömrü vefâ etmedi.

– Belgeselde yer alan en önemli konu ise; 6-7 Eylül olayları: Beyoğlu’nda o dönem Rum ve Ermeni terziler çoğunlukta. Türkiye’nin moda merkezi olan Beyoğlu dünyanın da moda merkezi olma yolunda ilerliyor. New-York, Milano daha sahneye çıkmamış.

– Dokumacılar ünlü İngiliz kumaşına denk gelecek bir kumaş cinsi üzerine çalışıyor. Birden olaylar patlıyor. Beyoğlu toz-duman… Rum ve Ermeni vatandaşlara ait dükkânlar talan ediliyor. Yahudilerinkilere dokunulmuyor.

– 6-7 Eylül Beyoğlu’nda bir milat belgeselde bu konu şöyle işlenmiş: Olayların akabinde Rum ve Ermeni terziler, kumaş tüccarları ülkeyi terk ediyor. Bir kısmı Avrupa bir kısmı da Amerika’ya göç ediyor ve gittikleri yerde büyük moda merkezleri kuruyorlar. Milano ve New-York’un yıldızı, İstanbul’dan göçen terziler sayesinde parlıyor.

6-7 Eylül olaylarında binlerce mağaza yağmalanmıştı. Yağmalanan kumaş ve giyim eşyaları, İstanbul’un çeşitli semtlerinde aylarca pazarlarda satılmıştır.

Mahyacı Sokak’ta bulunan Terzi Abbas hem dönemin eşilçam oyuncularına hem de iş adamlarına hizmet veriyordu. Fotoğrafta ünlü oyuncu Danyal Topatan elbise diktiriyor.

Bugün daha çok cafeleriyle öne çıkan Hazzo Pulo Pasajı’nda terziler ve hazır giyim mağazaları vardı.

KEMÂL KAPLAN

Nuri sigarasını tüttürüp Yüksek Kaldırımı tırmanırken, yıllar önce geldiği İstanbul’da neler yaşayacağından bîhaberdi. Tünel’e geldiğinde önünde uzanan, nam-ı diğer Cadde-i Kebir’in bin yıllık yorgunluğunu adeta kaslarında hissetti. Bitmek üzere olan sigarasına yenisini bağladı. Derin bir nefes çekip, dumanının bir kısmını ciğerlerine hapsedip, kalanını burnundan salıverdi mavi-gri gökyüzüne doğru.

Yeşilçam Sokağı’nın girişinde duvara yaslanarak, kalabalığın arasında karşı sokağa bakıp, Cemâl ustanın dükkanı aklına geldi. Nuri belki de, mesleğinin en güzel günlerini geçirdi o dükkânda. Nasıl geçirmesin ki; Cemâl usta dönemin en gözde oyuncularından OYA AYDOĞAN’ın babası idi. Oya arada bir uğrardı dükkâna, Nuri için bulunmaz zamanlardı. Cemâl usta, Erzincan’dan göçtükten sonra Beyoğlu’nda hatırı sayılır terziler içinde yer almıştı.

Beyoğlu terzileri içinde öyle biri vardı ki, sonraki yıllarda adını tüm Türkiye duyacaktı: Yıldırım Mayruk.

Mayruk’un ünlü bir modacı olmasının hikayesi Gönül Yazar’ın kendisine bir elbise diktirmesiyle başlıyor. Yazar’a Mayruk’u tavsiye edenin ise Erol Simavi olduğu söyleniyor.

Nuri kısa bir süre Yıldırım Mayruk’un yanında da çalışmıştı. Aradan uzun yıllar geçmiş, O’nun Beyoğlu terzileri arasında arşınladığı yollarda, bugün bulundukları bölgenin tarihine çok uzak bir nesil yürüyordu. Beyoğlu’na geliş sebepleri sadece eğlence olan bir nesil….

Hayatının uzunca bir bölümünü geçirdiği Beyoğlu’nda, mesleğe vefa adına bir araştırmaya başlayan Nuri, yıllarca belge, bilgi ve görsel malzeme toplayarak BEYOĞLU TERZİLERİ hakkında önemli bir arşive sahip oldu.

Bu arşiv bugün Kültür Bakanlığı desteğiyle belgesel filme dönüşüyor. Türkiye’nin kültür hazinesine, milli hafızaya büyük katkılarından dolayı teşekkürler NURİ KAYMAZ.

Oya Aydoğan’ın babası Cemal Aydoğan Erzincan’dan göçmüş kızını Fransız lisesinde okutmuş, Beyoğlu’nun emektar terzileri arasındadır.

BELGESELDEN NOTLAR

Belgeselin adı: PERA’DA MODA.
Roma İmparatorluğu’ndan bu yana Pera yabancı bölgesi olma özelliğini yüzlerce yıl sürdürdü. Roma Dönemi’nde Ceneviz, Venedik ağırlıklı bir nüfus popülasyonuna sahip bölge Osmanlı’da, Levanten ve yabancı ziyaretçilerin de ikâmet ettikleri yer haline geldi. Yüzlerce yıl moda ve eğlencenin merkezi oldu.

– Pera, Beyoğlu’na evrilirken, terzilik ve moda gayrimüslimlerin tekelindeydi. 6-7 Eylül 1955 tarihine kadar öyle kaldı. Belgeselde Osmanlı’dan günümüze uzanan Pera’nın hikayesi anlatılıyor.

– İstiklal Caddesi’ndeki dönemin en büyük mağazaları olan, Orozdibak, Tiring, Luvr, Karlman, Stein, Brod, Mayer İstanbullular’a Avrupa’nın modasını taşırdı. Hazzo Pulo Pasajı gibi onlarca pasajda terziler, varsıl erkek ve kadınlara elbise dikmeye yetiştiremezdi.

– Belgeselin çekimlerine Oya Aydoğan da katılacaktı. Çocukluğunun geçtiği Beyoğlu’nu, babasının dükkânını ve çocukluğunda babasına nasıl yardım ettiğini anlatacaktı. Olmadı. Ömrü vefâ etmedi.

– Belgeselde yer alan en önemli konu ise; 6-7 Eylül olayları: Beyoğlu’nda o dönem Rum ve Ermeni terziler çoğunlukta. Türkiye’nin moda merkezi olan Beyoğlu dünyanın da moda merkezi olma yolunda ilerliyor. New-York, Milano daha sahneye çıkmamış.

– Dokumacılar ünlü İngiliz kumaşına denk gelecek bir kumaş cinsi üzerine çalışıyor. Birden olaylar patlıyor. Beyoğlu toz-duman… Rum ve Ermeni vatandaşlara ait dükkânlar talan ediliyor. Yahudilerinkilere dokunulmuyor.

– 6-7 Eylül Beyoğlu’nda bir milat belgeselde bu konu şöyle işlenmiş: Olayların akabinde Rum ve Ermeni terziler, kumaş tüccarları ülkeyi terk ediyor. Bir kısmı Avrupa bir kısmı da Amerika’ya göç ediyor ve gittikleri yerde büyük moda merkezleri kuruyorlar. Milano ve New-York’un yıldızı, İstanbul’dan göçen terziler sayesinde parlıyor.

6-7 Eylül olaylarında binlerce mağaza yağmalanmıştı. Yağmalanan kumaş ve giyim eşyaları, İstanbul’un çeşitli semtlerinde aylarca pazarlarda satılmıştır.

Mahyacı Sokak’ta bulunan Terzi Abbas hem dönemin eşilçam oyuncularına hem de iş adamlarına hizmet veriyordu. Fotoğrafta ünlü oyuncu Danyal Topatan elbise diktiriyor.

Bugün daha çok cafeleriyle öne çıkan Hazzo Pulo Pasajı’nda terziler ve hazır giyim mağazaları vardı.

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.