Onların Gözyaşları ve Mendilleri Var | Bekir Coşkun
Onlar; bir kedi yavrusu ağlasa…
Dayanamazlar…
Siz; silah veriyorsunuz çocuklarımızın eline, birbirlerini öldürsünler diye…
*
Onlar; meydanlarla ağlaşıyor ne zamandır…
Sokağımızdaki canlılar öldürülmesin diye…
Siz; mahalleyi ateşe verdiniz…
Çocuklar yandı…
*
Onlar; kafese karşıdır…
Barınaklarda, demir kafeslerin içinde bir kedi annenin ya da bir kuğunun yaşamasına gönülleri asla razı değildir…
Siz…
Genç, yaşlı, hasta ve suçu kesinleşmemiş kendi insanlarınızı kafeslerinize kapattınız…
*
Onlar; bir tek canlı açsa…
Uyuyamazlar…
Köşebaşındaki çöpler arasından yemek arayan bir anne köpek gördüklerinde, içlerinde kıyametler kopar…
Ceplerinde, arabalarının bagajlarında, hatta makyaj çantalarında onlar için mama taşırlar…
Siz yoksul insanların, açların, muhtaçların, hastaların, fakir çocukların rızkını çala çala doymadınız…
*
Onlar kuşun uçuşunu sevdiler…
Gölün ördeğini…
Dağın geyiğini…
Ormanın sincabını…
Siz ormanı açıp, dağı delip, dereyi sattınız…
*
Siz “yaratılanı, yaratandan dolayı” sevdiniz…
Onların sevgisi dolaysız…
*
Siz ağaca kereste olarak baktınız…
Onlar için kuşun yuvasıdır dallar…
*
İtiraf edin…
Kuzuyu görünce aklınıza ilk gelen şey; mangal…
Onlar telaşlanırlar:
Kuzu uzağına düşmesin annesinin…
*
Siz dünyanın insan için yaratıldığını söyleyip durursunuz…
Onlar buna inanmazlar…
İnsanın canı ne kadar kutsalsa, o kadar kutsaldır canı kurbağanın…
*
Siz…
Hiçbir getirisi olmayan canlı dostları için çırpınan o insanların yüreklerindeki duygunun yüceliğini anlayamazsınız…
Zerresi olsaydı sizde; onları dostları yüzünden otellere almayıp, kedileri için otobüslerden indirip, köpekleri için lojmanlarından atmazdınız…
Gücünüz var…
Olmadı; cop, dipçik, biber gazı…
*
Onlar…
Bugün de yarın da yine sokaklarda olacaklar…
Bu kez öbür canlılara getirdiğiniz “ölüm fermanı” bir yasaya karşı…
Yanlarında dostları…
Silahları; sevgi…
Birer mendil…
Ve gözyaşı…
***
03 Kasım 2012 – bcoskun@cumhuriyet.com.tr