Dolar 34,5055
Euro 36,4583
Altın 2.955,93
BİST 9.084,29
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 18 °C
Az Bulutlu

Kemal Özer Şiir Ödülü için başvurular başladı

15.01.2022
535
A+
A-
Kemal Özer Şiir Ödülü için başvurular başladı

2022 Kemal Özer Şiir Ödülü | Müslüm Kabadayı

Şair Kemal Özer’e ve şiirine saygı adına Klaros Yayınları tarafından düzenlenen 2022 Kemal Özer Şiir Ödülü için başvurular başladı.

Dosya ve kitap dalında ödül verilecek yarışmanın seçici kurulunda Veysel Çolak, Arife Kalender, Asım Gönen, Lokman Kurucu, Halil İbrahim Özbay, Volkan Hacıoğlu ve şairin ailesi adına Simge Özer yer alıyor.

Kitap dalında birinci olacak şaire para ödülü verilecek olan yarışmada, dosya dalında birinci ve ikinci ve üçüncü olan şairlerin dosyaları da Klaros Yayınları tarafından kitaplaştırılacak. Yarışmada ayrıca “Şiir Emek Ödülü” sahibine plaket verilecek.

Son katılım tarihi 30 Haziran 2022 olan yarışmanın şartnamesi;

2022 KEMAL ÖZER ŞİİR ÖDÜLÜ

Modern Türk şiirinin ustalarından Kemal Özer ve şiirlerine saygı adına, KLAROS YAYINLARI tarafından düzenlenen 2022 Kemal Özer Şiir Ödülü başvurulara açıldı. Başvuru koşulları aşağıda belirtilmiştir.

ŞARTNAME:

1-Ödüle aday olan yapıtlarda çağdaş bir dünya görüşü, şiirin gerektirdiği estetik ve dil bilinci temel ölçüt olacaktır.

2-Ödül “yayımlanmış kitap” ve “yayımlanmamış dosya” kategorilerinde verilecektir.

3-Ödüle kitap kategorisinde, 2021 yılı içerisinde (1 Ocak 2021 – 30 Ocak 2022 ) yayımlanan kitaplar ve dosya dalında (kitap oylumundaki) dosyalar katılabilir.

4- Ödüle başvuru; 30 HAZİRAN 2022’de bitecektir.

5-Ödüle 2021 yılı içerisinde yayımlanmış ‘toplu şiirler’ katılabilir ancak ‘seçme şiirler’ katılamaz.

6-Ödül; kitap ve dosya verilecektir. Gerekirse “jüri özel ödülü” de verilebilir.

7- Seçici kurul ödüle katılmamış bir kitaba da (seçici kurul üyelerinin önerisiyle) ödül verebilir.

8-Seçici kurul üyeleri eşit oy hakkına sahiptir.

9-Ödüle katılacak olanlar, gerçek ad ve soyadlarını kullanacaklardır.

10- Kemal Özer’in şiir emeği göz önüne alınarak bir şairimize de “şiir emek ödülü” verilecektir.

11-Yarışma jürisi EYLÜL ayında toplanacak, sonuçlar aynı ay açıklanacaktır.

12-Ödül töreni günü ve yeri EYLÜL ayında açıklanacaktır.

13-Kitap dalında birinci olana 3000 tl verilecektir.

-Dosya dalında birinci olan şairin dosyası KLAROS YAYINLARI tarafından kitaplaştırılacak ve kendisine 100 kitap telif verilecektir.

-Dosya dalında ikinci olanın dosyası KLAROS YAYINLARI tarafından kitaplaştırılacak ve kendisine 50 kitap telif verilecektir.

– Dosya dalında üçüncü olanın dosyası KLAROS YAYINLARI tarafından kitaplaştırılarak kendisine 25 adet kitap verilecektir.

– “Şiir Emek Ödülü” sahibine plaket verilecektir.

14-Ödüle katılacak kitaplar ve dosyalar, 7 adet olarak, katılımcının kısa özgeçmiş, adres ve iletişim bilgilerinin bulunduğu bir dilekçe ile en geç 30 HAZİRAN’a kadar; LOKMAN KURUCU adına ; Kazımdirik Mahallesi, 170.sokak, 34. Olgunlar Apartman, No; 1, Kat 1, Daire 1, Bornova – İzmir (0552 522 92 15 ) adresine fiziki olarak kargo yolu ile ulaştıracaktır. Posta ve kargo gecikmelerin sorumluluğu sekretaryaya ait değildir.

 

15-Ödülün seçici kurulu şu isimlerden oluşmaktadır:

ARİFE KALENDER

VEYSEL ÇOLAK

ASIM GÖNEN

LOKMAN KURUCU

HALİL İBRAHİM ÖZBAY

VOLKAN HACIOĞLU

SİMGE ÖZER

(Kemal Özer ailesi adına )

 

 

Müslüm Kabadayı
Ömrün Altmışında | Müslüm Kabadayı 1960 restorasyonunda doğduğumda Hatay Kışlak’ta Köyümüz yurtsever kafalarla koşuyormuş aydınlığa O dönemde bırakmış babam ocak söndüren kumarı Anam derdi, senin gözlerin verdirdi ona bu kararı Elimde kitapla çobanlık yapardım, Keldağlıydı suyum Bir kamyonla ilk kez Amanoslar’ı aştığımda altıydı yaşım Ve Misis tarlalarında çalışırken pamuk çalısı kadardı boyum On birimde Düldül Dağı’ndan sızan kanımdı Sabunçayı Düziçi İlköğretmen Okulu’nda bilgi çiçeklerimi suladı On altımda öğretmenlik hakkım için çıktım boykota MC’nin sürgün okuyla fırlatıldım Çanakkale Boğazı’na Büyük kavga suları dar boğazlardan süzüldüm On sekizimde Ankara’da DTCF’ye yazıldım Yirmi ikimde “Mamak Üniversitesi” zindanına atıldım Kaybettiğimde elli yedisindeydi ayağı kesik babam İğnenin deliğinden Hindistan’ı görürdü, şekere yenildi tamam Elim iş, aklım güç tuttuğundan beri yüklerim hep ağırlaştı 12 Eylül zulmüyle ülkem kararırken, vicdanlar sağırlaştı Gölbaşı’nda başladım teknik işe yirmi beşimde, işim çizim ölçüm Yirmi altımda “Yoğunluk Sanat Kitabı”nda yer aldı ilk öyküm Yirmi yedi yaşımda atandım çok istediğim öğretmenliğe Üç ay sonra gbt’yle atıldım teknik ressamlık mesleğime Acılar ve zordan süzüldü balım, özümü bağladım hilesiz alın terime Ülkemde ilk kez gbt’yi çöpe attırdım, mahkemede bir yaz tatilinde Trabzon’da tiyatroya giderek, şeytanın bacağını kırdık öğrencilerimle O yıl sevdalandım bir Laz kızına, kar teptim saatlerce ona kavuşmak için Meydanlarda keskinleştirdim sınıf bilincimi, karanlıkla savaşmak için Polatlı Tahtaköprü’de, yeni evli küçük kardeşimizi toprakladı elektrik Gök ekinimiz biçildiğinde harlanan acımızla hepimiz şekere kesildik Sürgün yediğimde Maçka deresine, kentli ve dağlı dostlar kazandım Kuzeyhaber, Hamsi ve Kıyı’da kalemi yüreğime batırıp yazandım Hayatın uzun sokaklarında yürüdüm, mücadele estetiğinden aldım haz Otuz ikimde baba oldum, kucağıma verildiğinde çonamız İlkyaz Esmer bakışlı gözünün ışığında, hiç sönmeyecek gibi duruyordu faz Otuz üçümde yerleştik, Asi’nin meltemiyle nefeslenen Antakya’ya Burada savaş açtım, sendika başkanlığımla olağanüstü kuşatmaya Otuz beşimde İnsancıl dergisi temsilciliğiyle şahlandırdık sanatı Eski ve yeni kuşak yoldaşça buluştuk, bozuldu paranın saltanatı Akrepler, ekmek teknemde kuyruk salladılar durmadan Yüreğim daralsa da aştım engelleri, beynimi burmadan Hiç yüksünmedim, eskiyeni yıkıp ileri olanı kurmaktan Otuz sekizimde Subaşılı öğrenci cıvıltısına karıştı sesim Kırkımda eşimden vurdular yüreğime, sandım kesildi nefesim Kırılsam da sardım yaralarımı, kopmadım hiç kızımdan Ne geldiyse başıma, sınıfa sınıf savaşımındaki hızımdan Aynı yıl gördüm emperyalizmin çöplüğünü New York’ta Yedi candık, uygarlıklar beşiği Antakya’yı çoğaltmakta Anamızı verdiğimizde toprağa kırk birimdeydim bahar yeli esiyordu Doğa dışımızda yeşerirken, anasızlık testere olup içimizi kesiyordu Damar damar işleyip toprağımızı, dişe diş dirençle çevirdim çarkımı “Hatay Bibliyografyası”na ekledim “Amik’ten Amanos’a Alkım”ı Kardeşleştik “Karadeniz Karşılaştırmalı Sözlük Denemesi”yle salkımı Amik dergisinde dostlarla harmanladık, yerelle evrenselin biderini Düşünmedik hiçbir zaman, halkamızı çoğaltan emeğin giderini Kırk ikimde komşu halkla sınırları kaldırdım, Şam’a giderek Ortak damarları buldum her adımda, Arvad Adası buna bir örnek Palmira’da onurlandım, Zenobya kafa tutarken Roma’ya Basitburnu’nda selam durdum, kadim dost Cebel-i Akra’ya Kırk bin yıllık aşka kavuştum, Aşkdeniz’den çıktığımda Üçağızlı Mağara’ya Bir kurda zengin Arap dilinin eşiğini adımladım, Besime öğretmenle Beyrut ve Amman ışıklandırdı Adonis’i, yanımdaki çevirmenle Kırk üçümde ikinci kez sevdalandım, Divriğili bir kıza Bir ömür sığdırdık, sönük Ankara’da koşarken bir yaza Kırk altımda “Yoğunluk”ta dirilttim yirmi yıl önceki sanat kitabını Kırk yedimde “Suriye Günlüğü”nde sordum düşmanlıkların hesabını Kırk dokuzumda “Hataylı İki Aşık”ta verdim ozanların imgelerinden Sevdanın harını, ayrılık ve ölümün soğukluğunu dilin belinden Her dönemin devinimi, ivme kattı yürek ve beynime Yıllar sonra onun için döndüm öğrencilik kentime Pişmanlık hiçbir zaman uğramadı gergefli semtime Harlamayı sürdürdüm partide, sendika ve dergilerde üretkenlik ateşimi İlkyaz’ımızla Avrupa’dan döndüğümüzde, burada yitirdim ikinci eşimi En verimli ellili yaşlarımda, sevdalım oldu bir Kürt kızı Çatışmalı ve fışkırmalı diyalektik, oya’ladı bilincimdeki hızı Her taşa vurulduğumda bilendim, hayatı yeniden kurmaya Marifet yüklendik yürekten, başladı Bağlaç dergimiz filize durmaya Hata ve yanlıştan arınmak için başvururum kendimi sorgulamaya Arka arkaya Aşkar abimi, Mustafa canımı, Sabahat ablamı aldı ölüm Elli üçümde “Salkım Saçak Keldağ”la fışkırdı, sularından ilk öyküm Art arda sökün etti kitaplı öykülerim “Közlü Yürekler”, “Dirilten Duyunçlar” “Çölüngelini”nde küllerinden doğdu Zenobya, “Kaplan Ali”yi sevdi dağlılar Elli üçümde Taksim’de Gezi Kitaplığına bağışladım kitaplarımızı Haziran direnişinde embriyolanan Diren’imiz, doldurdu kucaklarımızı Evin’imiz ikiledi kardeşliği, Devrim Stadyumu’nda katıldı İlkyaz’ın mezuniyetine Kuşakların atardamarlarını, ben’lerinde imgeleştirsinler dilerim genişleyen evrene Gezdim, sezdim, eylemledim ve yazdım, mutluyum yaptıklarımdan Altmışımda kronikliğimle koronaya yakalanmadım, umutluyum yarından Sevda’yla yarattık “Avrupa’nın Yüzleri”ni, memnunum can dostlarımdan Ömür bu, çizik-yazık-keşkeyle değil, insanlar yeniden (t)üreterek paylaşsın Bir gün toprağa düştüğümüzde, ışıklı çocuklarımız meşalemizi taşısın…
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.