Kabak Çekirdeği Gerçeği | İbrahim Uysal
Sahile yakın bir parka, dinlenmek, azıcık kitap okuyup zaman geçirmek için gittim.
Bir yandan kitabımın sayfalarına dalarken, bir elim ile de KABAK ÇEKİRDEĞİ yemeye başladım.
Beklediğim gibi önce bir temizlik görevlisi geldi, bana baktı ve bir şey demeden gitti.
Kamuda bir “kulağının arkası”, yöneticilik yapmış birisi olarak, arkasından kim gelecek ve “kabuklu çerez yiyemezsin” diyecek diye beklerken,
Özenli olduğu tonundan belli bir ses, “Beyefendi, biliyorsunuz bu alanda kabuklu çekirdek yemek yasak”, dedi.
Ben de okuduğum kitaptan başımı kaldırıp baktım, parkın güvenlik görevlisi,
Ben de, bak ayakucumda bir çöp poşeti, burada da yediğim kabak çekirdeğinin kabuğunu attığım poşet, ayrıca kaç saattir buradayım hiç bir çöp, kabuk da yok ortalıkta.
Ayrıca, yasaklamak yerine, ücretle girilen parka, her girene bu günün değeri ile bir kaç kuruş bile olmayan çöp poşetleri verseniz daha iyi olmaz mı?
Hem ortalık temiz olur, temiz kalır, hem de insanlar eğitilir, sonucunda da daha az temizlik görevlisi istihdam edilir, dedim.
Güvenlik görevlisi, genel bir tavır olarak mı, yoksa eli yüzü düzgün, okuryazarmış da dediği için mi?
Keşke herkes sizin gibi olsa, deyip gitti.
Karşılıklı mesajlarınızı alıp, verdik, ben size yazıyorum da,
Sevgili Güvenlik Görevlisi belki birilerine uyardığını anlatır da, önerimi anlatır mı, kim bilir!?
…