Hangi aşk daha büyük | Yılmaz Pirinççi
Ben ölümü gözlerinde sevdim.
Sessiz bir isyan şimdi yüreğimin bütün kalelerini yerle bir eden
Hayta bir delikanlının elinde tuttuğu kırık bir şarap şişesinin ucunda kanıyor bütün damarlarım.
Küfürler dolusu yalnızlık sokaklarımda.
Ve hiç bir intihar kabul etmiyor beni.
Kar buz bir hava dışarıda
Kamçı gibi iniyor yağmur taneleri
İs, duman yüzüm
Ellerimde kararmış nasırlar
İçimde yokluğunun belası.
Bir ömür verirdim seninle bir güne
Bir güne bütün hayatımı sürerdim masaya
Kaybetmeye meyilli bir kumarbaz gülüşü yüzümde
Sonrası kimin umurunda…
Kopsun kıyamet.
Sonrası kimsesiz sokakların kimliksiz geceleri
Hep yakalandığım gece çevirmesi bakışların
Gülüşlerinde devriyeler
Yeter ulan, yeter!
Sınama beni…
Hasrete boynunu vuran korkar mı yaşamaktan
Nerde görülmüş bir papatyanın aşktan kaçtığı.
Hangi hayatı vurmaz ki bir babanın evladına özlemi.
Hangi aşk daha büyük…
Hangi korku tüketir insanı an be an.
Hangi bela, hangi yoksunluk nöbeti
Hangi ceza daha büyük seni sensiz yaşamaktan…
Vur.
Vur başımı duvarlarına.
Gözlerimi gözlerinde oy.
Sök at ciğerimi yerinden
Ellerimi ayaklarımı kır!
Kötürüm kıl bütün uzuvlarımı
Bütün renkleri siyaha boya.
Hangi rengin rengi kalır gözlerine değmediyse.
Sustur bütün sesleri çığlık çığlığa.
Kıyametim sende kopsun.
Ben ölümü gözlerinde sevdim.
Yılmaz Pirinççi
…