Günlerden | Baha Akıner
Şöyle
tarif ediyor kendini Usta:
“Benim adım Cemal SÜREYA…
Kürt Cemo derler bana.
Alevi ve Kürdüm.
Zazayım da.
Çoğu bilmez bu yönümü.
Küçüktüm ve sürgün edilmiştik.
Arkadaşlarıma alay konusu oldum hep.
Zaten ‘Kürt Cemo’ lakabını da onlar taktı lakap
olarak.
Daha rahat alay ediyorlardı.
Ben bu şekilde büyüdüm.
Anasız, babasız.
Her küçük çocuk görüşümde ağlarım ben.
Yaşayamadığım çocukluğuma.
Ne zaman mutlu bir aile görsem, o an çekerim
fotoğrafını.
Tek fark ne biliyor musunuz?
Çektiğim fotoğraf karesi her seferinde aynı.
Kalemimle çekiyorum çünkü…
O kılıçtan kuvvetli olan kalemimle…
Hüzün var çünkü o karede…
Gözyaşı var…
Az önce gelirken çektiğim bir fotoğrafı sizlere
sunmak isterim.
Durakta üç kişi vardı.
Adam, kadın ve çocuk…
Adamın elleri ceplerinde,
Kadın çocuğun elini tutmuş.
Adam hüzünlü,
Hüzünlü şarkılar gibi hüzünlü.
Kadın güzel,
Güzel anılar gibi güzel.
Çocuk;
Güzel anılar gibi hüzünlü,
Hüzünlü şarkılar gibi güzel.
İşte böyle sayın heyet.
Şimdi karar sizin.
Benim adım ya Kürt Cemo olur,
devam ederim kaldığım yerden hayatıma;
ya da koyarsınız adımı Cemal SÜREYA,
unutamazlar beni 100 yaşıma bastığımda da…
Çünkü biliyorum ki;
Hayat kısa, kuşlar uçuyor…”
Ve muhteşem dizeleri…
“Ay ışığında oturduk,
Bileğinden öptüm seni…
Sonra ayakta öptüm.
Dudağından öptüm seni…
Kapı aralığında öptüm.
Soluğundan öptüm seni…
Bahçede çocuklar vardı,
Çocuğundan öptüm seni…
Evime götürdüm yatağımda,
Kasığından öptüm seni…
Başka evlerde karşılaştık,
İliğinden öptüm seni…
En sonunda caddelere çıkardım,
Kaynağından öptüm seni…” demiş…
Öyle dökmüş dizelere,
Tutkulu bir Aşk yaşadığı Tomris UYAR’a…
O kadar sevmiş çünkü,
Kavuşamamış ama bir türlü…
O kadar özlemiş ki:
“Dışarıya yağmur,
Yüreğime hasret,
Fikrime sen…
Nasıl yağıyorsunuz,
Üçünüz birden,
Bir bilsen…”
O kadar işte…
Gözlerini özlemiş çokça yârin:
“Oysa ben;
Sen’in
Göz’lerinsiz edemem,
Bilirsin…”
Mızrak gibi parçalıyor dizeleri,
Yüreklerde derin yaralar açıyor…
Hep yıkılmış SÜREYA,
Duyguları paramparça..
Hain yüreklere inat,
Güvenmek istemiş:
“‘Seni Seviyorum’dan daha özel bir cümle var:
Sana güveniyorum…
Çünkü herkes herkesi sevebiliyor.
Ama herkese güvenmiyor…”
Yıkılmış çoğu zaman;
Kendini yorgun, bitkin, yılgın hissetmiş.
Defalarca söylese de sevdiğini,
Belli de etse her defasında,
Sevilmemiş işte:
“Daha nen olayım isterdin
Onursuzunum senin!…”
9 Ocak 1990’da aramızdan ayrıldığından beri,
Can YÜCEL’in de dediği gibi:
“Aşk yok gayrı artık bu memlekette…
Cemal SÜREYA gideli…”
Turgut UYAR, Edip CANSEVER ve Tomris UYAR ile;
Her yıl Mart’ın 26’sında kutladıkları,
”’Ölmeme Günü’nü” kutlayamıyorlar artık…
Oralarda bir yerlerde,
Sonsuzlukta,
Biz şiir yürekleri bekliyorlar Usta’lar…
Kavuşmak umuduyla..
Baha Akıner