Bugün Pazar | Yılmaz Pirinççi
Ve ben çok güzel seviyorum seni.
O sıcacık çayın kekresi nasıl öperse ağzını, dudaklarını dilini
O sıcak ekmeğin buğusu nasıl yayılırsa yanaklarına öyle güzel seviyorum seni
Bacaklarına dolanan süt beyazı tüyleriyle beni unuttun dercesine,
Bakan kedinin gözlerine düşürdüğü o gülümseme gibi seviyorum seni
Sırtına vuran güneşin iliklerinde yarattığı o tatlı sıcaklık,
Sonra sığındığın gölgenin seni saran o ferahlığı gibi seviyorum ben seni
Saçlarından avuçlarına düşen binlerce Öpüş gibi seviyorum seni.
Az ötede bekleyen denizin baştan çıkaran mavisi gibi seviyorum seni
Bugün günlerden sen…
Ben pazar gibi seviyorum seni.
Kurumuş dudakların tuzunu hangi kahvenin telvesi kaldırır
Hangi vakte sığar bir ömre sığmayan sevdalar
Zırh diye giyindiğimiz pişmanlığı hangi gerçek parçalar
Vakit yok artık.
Hiç bir pişmanlık geri götürmez eskimiş bu gemiyi.
Açacaksın yelkenlerini
Delik delik te olsa
Bırakacaksın kendini
Rüzgârın akışına
Bundan çok yaralayamaz kimse bizi
Aktı içimize gözyaşlarımız akacağı kadar
Hem zaten önümüz kış
Geceler uzun
Sabaha kalmaz hiç bir saççının izi
Bak bugün pazar
Ve ben yine çok seviyorum seni…
Yılmaz Pirinççi