Gelecek toplumun fütürolojisi ve anatomisi / Robert Pekoz
Bir vizyonun öngörüleri ve bir ütopyada gezintiler…
Üç asır sonra gezegenimizde görülecek değişiklikler…
Dünya çok küçülecek, bölgesel devletler kurulacak. Devlet sayıları azalacak.
Bildiğimiz klasik devletler olmayacak.
Belkide devlet tamamen sönecek, yok olacak; yerine başka bir toplumsal yapı geliştirilecek.
Polis ve jandarma insan yaşamında devre dışı kalacak.
Kanun ve yasalarla belirlenmiş bir sistem olmayacak.
Bürokrasi ömrünü doldurmuş olacak.
Devlet yönetim aracı olmaktan çıkacak.
Devlet sönerek tarihe karışacak.
Tanrı, din ve din kitaplarının toplusal alanda bir ağırlığı kalmayacak.
Kısaca sınıflı toplumun ürünü olarak ortaya çıkan devlet, sınıfla birlikte tarihin eskiyen sayfalarında yerini alacak…
Ulaşım çok kolaylaşacak.
Yürüyen merdivenler metropol şehirlerin temel taşıma aracı olacak.
Yollar olağan üstü geniş tutulacak. Arabalar, trenler ve uçaklar şoförsüz hizmet verecek.
Ulaşımda belkide şimdiden rastlamadığımız araçlar yaratılacak.
Yolculuk ve iletişim çok hızlı ve görüntülü olacak.
İsteyen birey istediği yere kimliksiz gidebilecek.
Kimlik değersiz hale gelecek.
Bir birey, gittiği bölgeye çalışma hizmeti verecek…..
Çalışma özel bir bireysel geçim aracı olmaktan çıkacak, toplumun ihtiyaçları için gönüllü bir araç olacaktır.
Yani insanların karşılıklı sorumluluk duygusu en ileri derecede bulunacak….
Dil öğrenme çok basitleştirilecek, dünya genelinde okuma ve eğitim düzeyi yüksek boyutta olacak.
Toplumun ortak bir dili olacak.
Irk, renk, din, dil ayrımı ortadan kalkacak.
Çocuk bakımı genelleşecek, çocuk bakımı için ortak sorumluluk gelişecek.
Beni çocuğum diye bir ayrıcalık olmayacak.
Doğumlara tamamen bir başka özellik kazandırılacak.
Kadın ve erkek eşitliğinden söz edilmeyecek….
Evlilik kurumu yok olacak, evlilik yerine, gönüllü birlik-tenlik esas alınacak.
Sevmeyen kişiler bir arada, aynı çatı bulunma zorunluğu olmayacak. Bütün sosyal ilişkiler gönüllü birliğe dayanacak.
Burada eşitlik bir zorunluğunun ötesinde, doğal yaşamın bir parçası sayılacak..
Savaşlar olmayacak, savaşsız bir dünya oluşacak.
Savaşa yol açan bütün maddi koşullar devre dışı kalacak.
Sınıfa dayalı sömürü olmayacak, maddi ve manevi sömürü tarihe karışacak.
Paranın özel hükmü kalmayacak.
Büyük özel servetler ve sermayelerin bir ağırlığı ve belirliliği yaşanmayacak.
Toplumda yaşayan bireyler istisnasız eşit olacak.
İnsan fiziğine dayanan enerji farklılıklar minimuma indirgenecek.
İnsan bilincinde paranın değeri olmayacak, para dolaşımda çıkacak…
Altın sırada bir bijuteri niteliğinde değer görecek. Para karşılığında alış-verişler olmayacak.
Doğadan gelecek tehlikelerin zararları minimuma getirilecek.
Bütün hastalıklara çözümler üretilecek.
İnsan ömrü uzatılacak.
Politika yapmanın anlamı kalmayacak.
Bütün öldürücü silahlar yok edilecek.
İnsanlık tarihi 24. yüzyılın sonuna geldiğinde bu değerler içinde ve farklı bir toplumda yaşamış olacak.
Bu toplumda insan sevgisi ve insana verilen değer büyük bir anlamı olacak ve insan, diğer canlılar her şeyin üstünde tutulacak.
Her hadisenin ve değişmenin merkezinde insan olacak.
İnsan diğer canlılara karşı daha duyarlı ve sorumlu ilişkiler yaratacak.
Hayvanlarla ortak bir dil kurulacak, tehlikeli hayvanlar evcilleşmiş hale getirilecek.
Bitkiler ve orman geliştirilecek / Su korunacak.
Doğayı kirleten ne varsa kaldırılacak.
Böyle bir topluma Fransız kalanlar, zorunlu çalışmaya ve eğitime tabii tutulacak, toplumsal paylaşıma verdiği katkı kadar alacak.
Çalışmayan, toplumsal yapıyı bozmaya çalışan tek tek bireyler, etkisiz hale getirilecek.
Zor kavramı yerini, ikna ve eğitim alacak.
Yani 21 yüz yılda var olan hiç bir değer yaşanmayacak.
Demokrasi, özgürlük gibi kelimeler günlük hayatta çıkarılacak.
Her birey, bir diğeri kadar mutlu olacak, eşit sayılacak.
Mutluluk kavramında ortak bir değere ortaya çıkacak.
İnsanların ütopyası daha güzel ve daha ileri bir insan ilişkisi arayacak.
Kişisel hesaplar olmayacak, maddi toplumsal ayrıcalıklar sıfır noktasına getirilecek.
Canlılarla, özellikle hayvanlarla iletişim ve ilişki çok farkı bir düzeye gelecek.
Hayvanların büyük bir kısmı, toplumsal ilerlemeye katkıda bulunacak.
Bir çok hayvan, günlük yaşamda ev işlerine entegre edilecek.
Robert Peköz