Bir sen yalnız değilsin | Yılmaz Pirinççi
Yol çekiyor insanı bazen.
Ses çekiyor.
Yürek çekiyor.
Yinede gitmiyor işte ayaklar
Öyle derin bağladılar ki bizi
Öyle kalın prangalar
Her defasında tutuyor bir şeyler.
Tam sırtını dönmüş düşerken yola
Ya bir çocuk kahkahası
Ya bir resim,
Yeniden esir alıyor seni.
Sonra aynı şarkıyı mırıldanıp duruyorsun belki yüzlerce kez
Belki yüzlerce kez aynı düşe yaslıyorsun başını.
İçinde birikmiş fırtınalar.
Avaz avaz susmuş çığlıklarınla.
Bir sarhoş olsan
Dümdüz edeceksin dünyayı
Dilinden anlayan biri olsa
Yer gök yerinden oynayacak.
Yalnızım sanıyorsun.
Unutuyorsun kendini.
Aynaya bak,
Aynaya
Sen bir çöz bağlarını.
Yüreğine giydirdiğin bu deli gömleğini parçala önce.
Bir bağır
Ses kaybolmaz.
Gider bulur sesini.
Bugün olmazsa yarın.
Kaç yılın kaldı şurada
Kaç yılımız var
Üç, beş,..
Belki bir nefes..
Belki kısacık bir sarılma anı
Hangi cinnet daha kötü olabilir ki insanın kendini öldürmesinden
Hangi yol, hangi ölüm daha çok acı verebilir ki
Kendini görmemekten
Satın alınmış mutluluklar doyurmuyor hiç bir ruhu.
Sen, seni öldürmekten bıkmadın mı?
Hadi aynaya bak…
Yılmaz Pirinççi