Günün Kitabı | Uzak Tepeler | Kazuo İshiguro
Kitap değerlendirme yazar: Özgül Eren
Japon yazar Kazuo İshiguro ile ilk defa Gömülü Dev kitabı ile tanıştım. Kalemine hayran kalınca devamında Beni Asla Bırakma ve Günden Kalanlar kitabı geldi. Günden Kalanlar ile 1989 Man Booker Prize ödülüne layık görülmüş ve 2017 yılında Nobel Edebiyat Ödülünü de almış yazar.
Önce konuyu anlatayım kısaca.
İngiltere’de yaşayan yaşlı bir kadındır Etsuko. İlk evliliğinden olan kızı Keiko intihar eder. Ablasının cenazesine katılmayan Niki’nin annesini ziyareti ile başlar roman.
Aralarında hep bir mesafe olan Niki ile annesi, bir gün parkta bir kız çocuğu ile karşılaşırlar. Bu çocuk Etsuko’ya bir zamanlar arkadaşlık ettiği Sachiko ve kızı Mariko ile yaşadıkları günleri hatırlatır. Gitgide anılarına gömülür Etsuko.
Yazar bir yandan 2. Dünya Savaşından çıkmış, işgal altındaki Japonya’yı anlatır. İnsanlar özellikle gençler değişim geçirmeye başlamış, gelenek ve modern arasında usul usul bir savaş vardır. Nagasaki bu savaştan – malumunuz- fazlasıyla nasibini almıştı. O şehrin ve bir çok kayıp vermiş insanların ayağa kalkma, yeniden hayata tutunma çabalarını görürüz arka planda. Bunu nefis bir şekilde resmeder yazar.
8 Kasım 1954’te Japonya’nın Nagasaki kentinde dünyaya gelen Ishiguro, 5 yaşındayken ailesiyle İngiltere’ye göç eder. Kitapta anlatılan hikaye o yüzden çok ikna edici belki. Kendi ve ailesinin yaşadıklarını yansıttığı için.
Uzak Tepeler İshiguro’nun ilk kitabı. Hikaye çok iyi olsa da okurken zaman zaman uzun ve gereksiz görünen diyolaglar, kitabı bitirmeye ramak kala hâlâ bir sonuca bağlanmadı. Bunu ilk kitabın getirdiği tutukluk haline veriyordum ki sonra bir şey oldu. Son on sayfasında birden zamirler karıştı, siz yerine biz yazılması gibi. Yanlış mı basılmış, yanlış mı çevrilmiş diye düşünürken kitap bitti. Dönüp aynı sayfaları bir daha okudum. Ve sonra kimin hikayesini anlattığını anlayınca kitap baştan sona değişim geçirdi. Tamamen farklı bir hikayeye dönüştü.
Daha ilk kitabında ne kadar yetkin bir kalemi olduğunu kanıtlıyor adeta. Boşuna Nobel Edebiyat Ödülünü almamış dedirtiyor. O yüzden naçizane tavsiyem, sakın başta sıkılıp kitabı bırakmayın çünkü bitirdiğinizde dönüp bir daha okumayı bile düşünebilirsiniz.
📌 Belleğin güvenilmez bir şey olabileceğini anlıyorum; çoğunlukla insan hangi koşullarda anımsıyorsa bellek onların rengini büyük oranda taşıyor.
📌 Birisinin kaç yaşında olduğu hiç farketmez, neler görüp geçirdikleri önemlidir. İnsan yüz yaşına gelip de hiçbir şey görüp geçirmemiş olabilir.
📌 Soğuk bir insan görünümü vermek gibi bir niyetim yok, ama başka türlü olmak için hiçbir özel çaba göstermediğim de doğru sayılırdı. Çünkü, yaşamımın o noktasında hâlâ yalnız kalmak istiyordum.