Dolar 34,5055
Euro 36,4583
Altın 2.955,93
BİST 9.084,29
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 18 °C
Az Bulutlu

Uçurumlardan Atamadığım Kalbime | Nuri Can

24.12.2021
482
A+
A-
Uçurumlardan Atamadığım Kalbime |  Nuri Can

Yaşam yanıbaşımdan akıp gidiyor ve ben bir türlü yetişemiyorum. Yüreğimde buruk bir acıyla bakakalıyorum ardından. Anılardan kırıntılar var hatırımda, anlamsız ucuz zamanlara dair. Oysa anlamı olan bir şeyler arıyorum geçmişimde… Anlamı olan bir şeyler girsin istiyorum hayatıma…

Hayatın bir yerinde bir fotoğrafa girmeye zorluyorum kendimi. Ama hep kenarda kalıyorum. Ben mi seçiyorum orayı hep? Yoksa onlar mı bana uygun görüyor, kestiremiyorum? Hep orada, yalanın, üçkağıdın, ikiyüzlülüğün, yalakacılığın olmadığı yerde kalıyorum. Hep kenarı uygun görüyorlar bana. Ortaları yalancılar, yağcılar, onursuzlar, üçkağıtçılar kapıyor…

Gözlerime bakıpta asıl utanması gerekenler utanmıyor ey hayat, ben utanıyorum onların yerine, utanmazlıklarından ruhum daralıyor, yüreğim inciniyor. Bazen çevremden, her şeyden kaçıp kurtulmak istiyorum. Hayatın bu kirli sahnesinde insanın iğrençliği tiksindiriyor beni.

Biliyorum ben iyi bir oyuncu değilim, kıvıramıyorum, kavrayamıyorum senaryoyu. Hayat yalancıyı,onursuzu, kıvıranı seviyor neylersin. Oyunun içinde aşağılık rolünü iyi oynayanı seviyor. Yüreğiyle değil, beyniyle oynayanı seviyor.

Aldatmanın, aldatılmaktan daha makbule geçtiği bir zamandayız ey hayat, bu yüzden hep aldatıldım…

Oyunun adını bulmaya çalışıyorum, anlamaya çabalıyorum senaryosunu. Sevdiklerimin gözlerine bakıyorum, sevmediklerimin. Beni seviyor görünenlerin gözlerine bakıyorum, sevmeyenlerin. (Keşfettiklerim) bulduklarım, anladıklarım ürkütüyor beni. Ürküyorum hayattan ve hayatın rölünü iyi oynayan utanmaz haytalardan…

Çevremdekilere bakıyorum mertlik, dürüstlük denen kavramlar çoğuna yakışmıyor. Küçücük çıkarlar uğruna böyle ucuz duygusuz yaşayabiliyorlar. Bazen baban, kardeşin bile ucuz çıkarlar için seni satabiliyor… Olsun, ilk kez yaşamıyorum hayal kırıklığını, ilk kez yaşamıyorum ihaneti. Çocukluğumdan biliyorum ki, uzak dağbaşlarında yaralara merhem yerine tütün basarak ayakta durabiliyor çobanlar…

Ey yüksek uçurumlardan atamadığım kalbim, kanayan ve hiç kapanmayan bir yaraydı bıraktığın ömrüme. Bu yüzden acıyıp dururyor yüreğim, ömrümün susuz kalmış çiçeklerine… Uzlaşmasız kopuyor ilişkiler, parçalanan bulutlar gibi dumanlanıyor gözlerim. Anılar üşüşüyor belleğime, hüzünleniyorum, efkarlanıyorum, üzülüyorum…

Ne çok kırıldım, ne çok şey yaşadım hayatın bu kirli sahnesinde. Sancılarla örülmüş bir ömürden geliyorum ey hayat, acılarla örülmüş bir ömürden… Kırgınlıklar kolay iyileşmeyen yaralardır biliyorum… Kalbime batan hançerin sapını tutan el önemli değil artık! Nasılsa en büyük darbeyi insan yakınlarından yer.

Bir gün akşam olur elbet biter ömür, sızılar kalır geride. Bir de yüreğimde şiir kırıkları.

Anladım ki, iki kere iki dört etmiyor her zaman.

ah! kalbim

ah! duyarlı yanım

ortak oynanan bir oyunmu hayat?

herkesin kendisini oynadığı

yalnız bir tragedyayım ben

maskesiz, seyircisiz

her gece uykuya yatmış bir dağ gibi kederli

kirpiklerini sulara dökmüş bir çiçeğim

silahsızım kuşları vurulmuş bir gökyüzünde

bir kar çölü ıssızlığıyım, durgun bir gölün sessisliği

her gece bir ateşdağına tırmanıyorum

bir kahır dağına

hiç bir yol çıkmıyor umuda

kalbimi iki buzdağının arasına koyup uyuyorum

bir başka bahara açmak için çiçeklerimi

gel yürek sıcağı bir ezgiyle ört üstümü gülüm

‘ örtki ölem’

*’Erzincan ağzı’

Nuri CAN

 

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.