Unutamadığım | Erdal Çakıcıoğlu | Nebih Nafile
Antakya’dan Dünyaya Açılan Pencere…
ŞİİR KÖŞESİ | Nebih Nafile
Yüreğin çarpıyorsa hâlâ
Gözlerinin pınarları akıyorsa
Sevinçte, hüzünde ya da
Akıyorsa kanın tüm hızıyla
Yaşam da senin için akmakta
Senin için ey güzel insan…
Antakya’dan, dünyanın bütün insanlarına açılan bir pencere araladım. Öyle bir pencere ki; paylaşacağımız şiirlerimizde aşkı, umudu, yaşama sevincimizi dile getireceğiz. Dünya, ancak iyilikle kurtulur. O halde şiirlerimizle güzelleştireceğiz… Her hafta bir değerimizin şiirini sizler için seçiyorum. “Senin İçin” şiirimin bir bölümü ile pencereyi araladım. Bu haftaki konuk; Öğretmenlik mesleğini başarıyla emeklilikle taçlandırmış, yaşamına sığdırdığı başta ailesi ve dostlarının yanı sıra özellikle çocuk edebiyatı alanında Türk edebiyatına 300 kitaptan fazla kazandırmış, İstanbul’da yaşayan yazar Erdal Çakıcıoğlu ağabeyimin “Unutamadığım” adlı şiiri ile penceremizi sonuna kadar açık bırakıyorum. Şiir tadında bir ömrünüz olsun…
Unutamadığım | Erdal Çakıcıoğlu
-Tüm unutulmayanlara, öğretmenlere-
Sen
Can yoldaşım,
Arkadaşım,
Dert ortağım.
Sen, unutamadığım…
İlk anımsadığım,
Edirne’den ya da Ardahan’dan geldiğin
Ve daha ilk andan sevgini verdiğin gündü…
Tenin solgun,
Kırlaşmıştı saçların…
Sonra o bakışların,
O bakışların
Mahzun ve parlak
Dolaşırdı üzerimizde ışıldayarak…
Ve sonra bakarken albümdeki resmine
Sanki kan damladı yüreğime…
Ah anam, babam,
Kardeşim, can kardeşim,
Sevgili öğretmenim…
Hani bir gün durakta,
O kara soğukta
Morarmış parmaklarının arasında
Sattığın otobüs biletlerini saklamıştın da,
Utanıvermiştin.
Gözlerini yere eğmiş,
Hiçbir şey dememiştin.
Ah hocam!
O akşam,
Hastalandığını
Sonra da öldüğünü duydum
Bir arkadaşımdan…
Sana
Hak ettiğin değeri veremedik,
Bilemedik
Öğretmensiz eğitimin olamayacağını…
Bilemedik,
Sağlığında
Anımsanmayan öğretmenin,
Öldükten sonra unutulmayacağını…
Sen, hocam!
Anam,
Babam,
Dert ortağımdın…
Sen, unutamadığımdın!
Erdal Çakıcıoğlu
24 KASIM 2000