Dolar 34,5055
Euro 36,4583
Altın 2.955,93
BİST 9.084,29
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 18 °C
Az Bulutlu

Yazarlarla Söyleşi | Gonca Atalay

Yazarlarla Söyleşi | Gonca Atalay

Sinema projesi Kültür Bakanlığından senaryo destekli, dizi ve Yazı Atölyesi çalışmalarıyla üreten edebiyat dünyasına katkı sağlayan, birçok öyküsü ödül alarak İngilizceye çevrilen Yazar Dursaliye Şahan ile ortak öykü kitabı SOTERİA ‘ Hatay’da…

Gonca Atalay, Pavyon Öyküleri kitabında öyküsü yayınlanan yazarlar ile söyleşti (4): Ayten Kaya Görgün, Dursaliye Şahan, Nalan Çelik

⁠Gonca Atalay, Pavyon öyküleri kitabını derleyen Süreyya Köle ve kitaba öyküleriyle katkıda bulunan yazarlar ile söyleşti. Yazar söyleşilerimizin dördüncü bölümünde konuklarımız: Ayten Kaya Görgün, Dursaliye Şahan, Nalan Çelik.

⁠***

GONCA ATALAY: Bu projeye nasıl dahil oldunuz? Pavyonlar hakkında yazma fikri ilk ortaya çıktığında ne düşündünüz?

⁠AYTEN KAYA GÖRGÜN:
Disiplin içinde yazan biri değilim, bu tür seçkilerden istek gelmesi beni harekete geçirir. Süreyya Köle projeden bahsettiğinde ilkin biraz temkinli yaklaştım. Bilmediğim, yabancısı olduğum bir mekân ve atmosfer için kalem oynatmayı nasıl becerecektim? İlkin bu mekân ve orada geçen yaşamlar üzerine okumalara, ulaşabildiğim videoları izlemeye başladım. Zaten gördüğünüz bir bakış, duyduğunuz bir cümle bazen de size hatırlattıkları yazmaya başlamanıza neden olmaz mı? Bende de öyle oldu, peşine takıldığım cümleyi o kadınlardan biri söyledi.

DURSALİYE ŞAHAN: Süreyya Köle’nin isteği ile katıldım. Duyar duymaz balıklama atladım diyebilirim. Pavyon, genelev, kadın cezaevleri ilgi odağımda olan mekânlardı zaten.

NALAN ÇELİK: Teklif edildiğinde epeyce şaşırdım. Yapabilir miyim diye düşündüm. Heyecanlandım, korktum. Nasıl başlamalı diye epeyce dolandım durdum.

GONCA ATALAY: Pavyon gibi kadın bedeninin ve hatta varlığının metalaştığı bir sektör üzerine çalışmak üstelik o ortamda bulunmak bir kadın olarak sizde nasıl bir hissiyat yarattı? Ön kabullerinizi, ön yargılarınızı, ahlâka bakışınızı, ya da toplumsal ahlâkı sorguladınız mı hiç?

AYTEN KAYA GÖRGÜN: İnsan ancak bir başka insanda tanırmış ya kendini, belki elinde kalem olan kişi, yazdıkları ve yazmayı akıl edemedikleriyle de buluyor kendini. Bazen sizde yok sandığınız, temize çıkardıklarınız kalemin ucundan batıyor teninize, aslında sandığınız kadar ahlaklı değilmişsiniz!

DURSALİYE ŞAHAN: Hoooop! Ortada sorgulanacak bir ahlâk yok. Hiç pavyonda bulunmadım. İnşallah bir gün misafir olmayı düşünüyorum. Ama pavyonda çalışan kadınları hep yüreğimde hissettim. Biz onlara beden işçileri diyoruz. Dünyanın bütün emekçileri gibi onlar da saygındır elbette ancak en çok ezilen ve sömürülen emekçi kesime dâhil olmaları ayrı bir gerçek. Sömürülmelerine, ezilmelerine, aşağılanmalarına zinhar karşıyım. Bu dünyada ahlaksız olan insan değil, sistemin kendisi.

⁠NALAN ÇELİK:
Ön kabullerim yoktu zaten. Kadın bedeni her an ve her yerde metalaşmış durumda. Pavyonda çok daha belirgin olmasının nedeni metalaşmayı kabul edip, para kazanmak. İster muhasebeci, ister doktor, ister mühendis, ister şair ol, eril sistem size, kadın-meta olarak bakıyor. Biz de meta değiliz diye yırtınıp duruyoruz hep.

⁠GA: Bu kitabı ilk duyduğum andan itibaren ve elbette okuduktan sonra da hep düşündüğüm şey pavyonların, konsomatrislerin, hayat kadınlarının ve onların toplumsal rollerinin, yerlerinin konuşulur olması için bir vesile olması idi. Sizin de kitaptan böyle bir beklentiniz ya da kitaba biçtiğiniz bir rol var mı? Varsa nedir?

AYTEN KAYA GÖRGÜN: Yazarak ya da sözlü anlattığın hikâyeler içinde işaretlemek, göstermek istersin, bakın bu da var. Beklentim gösterebilmek üzerine.

⁠DURSALİYE ŞAHAN:
Kitap pavyonda çalışan kadınların dışarıya açtıkları küçük bir pencere misyonunda olabilir diye düşünüyorum. Mesela o ‘ahlâklı’ toplum o pencereden az da olsa onları tanıyabilir. Sevmenin ilk koşulları tanımak, bilmek, kabullenmek. Geçtiğimiz günlerde bir partinin kadın başkanı kendisine Fosforlu Cevriye dendiği için alındı. Fosforlu Cevriye ile karşısındakine saldıran ne kadar ahmaksa, alınan da o roman kahramanından bihaber diye düşünüyorum.

NALAN ÇELİK: Kitabı okuyan kimi okurlardan gelen yorumlarda, hayat kadınlarına ön yargılı baktıklarını, erkeklerini eğlendirebilmek için ne yapmaları gerektiğini sorguladıklarını ilettiler. Yine eğlenen –oyalanan erkekler olmalı gibi bir bakış. Beklentiler sürekli değişir. Eğlenmek, içki içmek, dertleşmek sosyalleşmek için kadınların (ev-pavyon-işyeri) metalaştırılmasının insana nasıl zarar verdiğinin anlaşılabilmesi.

Kaynakça: https://dinozor.org/

Yazarları ve öykülerini bir araya getiren Süreyya Köle’nin röportajını okumak için tıklayınız.

Zeynep Aliye, Seyhan Arman ve Kevser Ruhi’nin cevaplarından oluşan ilk bölümü buradan okuyabilirsiniz.

Gamze Güller, Fulya Bayraktar ve Handan Gökçek’in cevaplarından oluşan ikinci bölümü buradan okuyabilirsiniz.

Zerrin Saral, Semrin Şahin, Şirvan Erciyes’in cevaplarından oluşan üçüncü bölümü buradan okuyabilirsiniz.


⁠—–

Gazeteci Yazar Dursaliye Şahan
Yazı Aölyesi Edebiyat ve Sanat Platformu Dursaliye Şahan / Biyograf Özgeçmiş: Dursaliye Şahan Sivas’ın Geyikpınar Köyü’nde doğan Dursaliye Şahan; dört yaşında ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etti. İstanbul’daki banka memurluğunu, Londra’da temizlik işçiliği, öğretmenlik ve gazetecilik takip etti. Göçmenlik yıllarında, kadın, ırkçılık ve göçmenlik temalarının ağır bastığı öyküler, tiyatro oyunu ve romanlar yazan Şahan; uzunca bir süre Birgün Gazetesi'ne ve Avrupa Gazetesine röportajlar yaptı. Ayrıca Karikatürist Semih Bulgur ile birlikte, ‘Zabit Londra’da’ isimli haftalık bant karikatürünü hazırladı. Zaman zaman, çocuklar, engelliler ve yetişkinler için yazı atölyeleri düzenleyen Şahan, Anadolu Üniversitesi Radyo Televizyon Bölümünden mezun. Birçok öyküsü İngilizceye çevrilen yazar ayrıca hazırladığı sinema projesiyle 2012 yılında Kültür Bakanlığından senaryo yazım desteği aldı. Dizi projeleri de hazırlayan yazarın, çocuk gelinleri anlatan Güvercin isimli projesi ATV’de Sıla, Samanyolu’nda Küçük Gelin olarak oynadı. 2011 yılında Dr. Yahya Kanbolat Kısa Film Öykü Yarışmasında ve Türk Onkoloji Derneği’nin düzenlediği öykü yarışmalarında seçici kurul üyesi oldu. Yayımlanmış Eserleri: Şerbet (roman – 2020,)Benekli Vakvak (çocuk masalı – 2018 Sola Yayınları) Ayarsız Kadınlar Cemiyeti (roman – 2018 Sola Yayınları) Parantez Aşklar (öykü – 2017 Sola Yayınları) Tottenham Çocukları (roman – 2016 Sola Yayınları) Ah O Kadınlar (öykü 2016 Akademisyen Yayınları), Hikâye Hırsızı (2012- İşçi Edebiyatı Öykü Ödülü) Zabit Londra’da (Karikatür), Uçan Halı (Çocuk hikâyesi – Hatay Belediyesi sosyal proje) Fakir Cennet (öykü 2007 Crea Yayınları), Döndü (Halkevleri 1988 Öykü Ödülü) Düzenlediği kitaplar: Asi’den Taşan Öyküler, Ve Tanrı Aşkı Yarattı, Yahya Kanbolat Anısına Öykü Ödülleri Ödülleri: 2019 Cumba Kültür ve Sanat Platformu Öykü Ödülleri mansiyon (Ayşegül) 2019 Platform Avrupa Öykü Ödülleri birincisi (Asiye) 2019 İstiklâle Vefa Öykü Ödülleri / OKUNMAYA DEĞER ÖYKÜ 2016 Hematolojik Onkoloji Derneği ‘Kökten Değişen Hayatlar Öykü Ödülü’ (Hatice’nin Canı) 2012 Hikâye Hırsızı öykü kitabına; Abdullah Baştürk 2012 İşçi Edebiyatı ödülü 2007 Afyon Kocatepe Öykü Ödülü ('Alev') 2006 Hollanda Türk Evi, Hikaye ödülü. (Sakine) 2006 KASİAD(Kadının Sosyal Hayatını Araştırma ve inc. Dern.) Öykü ödülü (2068'de Bir Aşk Hikayesi.) 2006 Anafilya Öykü Ödülü (Kırro.) 2006 Edebiyat Dünyası Öykü Ödülü (Çay Şekeri.) 2005 CullTurkey Okuma Kulübü Öykü Ödülü (Takıntılı Kadın.) 2005 SES (Sağlık Emekçileri Sendikası) Öykü ödülü (Parmaklar.) 2004 SBS Radyosu Avustralya Öykü Ödülü (Parmaklar.) 1998 Halk Evleri Öykü Ödülü (Döndü kitabına.) 1996 Toplum Postası Türkçe Hikaye Ödülü (Kale) 1995 İmece Kadın Derneği Kadın Öykü Ödülü (Parmaklar.) 1987 Güneş Gazetesi Türkiye Öykü ödülü (Leo.) 1972 Hayvanları Koruma Cemiyeti Türkiye Orta Öğretim Hikaye Ödülü (Aynı.) Üye olduğu kuruluşlar: The Foreign Press Association, İngiltere Göçmen Sanatçılar Derneği, Türkiye Yazarlar Sendikası, Kadın Yazarlar Derneği, İLESAM, Türkiye Yazarlar Birliği dursaliye@gmail.com
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.