1800’Lerin Kadın Şairi “Tahirih Qurratu’l-Ayn” Mohsen Namjoo
Rooberoo Şarkı Sözleri…
Sen ve Ben. Biz yüz yüze asırlar kadar eskimiş bir ağaç gibi. Herkes bizi konuşuyor biz ise birbirimizle konuşamıyoruz…
—
Sen ve Ben. Biz yüz yüze asırlar kadar
eskimiş bir ağaç gibi. Herkes bizi konuşuyor biz ise birbirimizle
konuşamıyoruz…
—
dünden bugüne aradım seni
yaşayışını
çocukluğunun ve gençliğinin hayallerini
bu en eşsiz döneminin saçmalıklarını
hatırlamak istemediğin iç burkan anılarını
ve sırlarını, derinlerinde yüreğinin
umudunu
susuşlarını
korkunç çaresizliklerini
yok saymalarını
vazgeçişlerini
ve tek başınalığını nasıl ve hangi düşüncelerle geçirmiş olabileceğini kurguladım zihnimde
önce rüzgarda savrulup dağılan saçların geldi aklıma
ortadan çaba göstermeksizin ikiye ayırdığın
ilgisiz bıraktığında da kabaran
ve özgürlüğün
akşamüzerleri giderken gözlerin,
biçimli dudakların,
sonra tebessümünle ortaya çıkıp hiç bitmeyen sonsuz çığlığın
yokluğunda sepyalaşmış karelerdeki
bakışların
ve askeri üniforman
gizlice sahiplenme isteğim
avunmalarım
üzülmelerine üzülüşüm
ve yanında değilken kendimi yalnız ve zavallı hissedişim
yokluğum
hiçliğim
ve haberin olmaksızın aşık oluşum ardından
sonra kırmızı bağcıklı lacivert ayakkabılarınla hızlı olabileceğin,
sana kimsenin yetişemeyeceği
kaygılarını
gücenişlerini
ve korkularını düşündüm
ve annenin
eteğinden tutup arkasına saklanmaktaki utangaçlığını
sesinin rengini
oyunlarındaki mutluluklarını
belki gizli
belki uykunda
belki aşikar
saçlarını okşayıp kokunu içine çeken doyamadığın,
özlemeni babanı
aksanınla, yaşadığın yere dair düşündürttüklerini
ve nedenli
ve nedensiz
insana özgü olan hüznünü
direnişlerini
ve yenilgilerini düşündüm
ve sıyrılarak başarılarını
ve almanı yaşamda kendi payına düşeni
ve endişeli
ve kıskanılan
ve ötekileştirilen
başına buyruk ama kararlı
ve her dönemeçten sonra denizle karşılaşan
ve çıplak ayaklarıyla derin,
durgun karanlık göl sularında ayışığı ile yıkanıp
semadan oyunlarının parçasını bekleyen
ve hasretiyle avunup çocuksu sevincini yaşayan
öfkelenmesinden herkesin çekindiği
fedakar
korkusuz
zarif
ve başarılı
çevresindekilerin ayırdına varamadığı
ve her şeyi geç algılamamdaki şikayeti
ince düşünceli
kırılgan
ve çakallarla dansı
ve bazen
ve bazen hayatı
renkli kişiliğiyle yaşamda kaybolmasıdır tam olarak özeti
ve ne güzel şeydir insanın sevdiği kadın için ağlaması
yakınlaştığında
sevgi dolu tanıdığında
ve yürekli
ve umutlu
ve tutkulu
ve irkilse
ve bırakılsa
ve delirse
ve uzanan elleri
ve kırabilse zincirleri
her kız çocuğu gibi fırsatını bulduğunda geçmişi bırakıp
sil baştan
evcilik oyununa kaçıp kendi mavi gezegenini kuracak olan…