Bir Ortaçağ Masalı | Cemil Biçer

Bu gün 1 Mayıs emek bayramı, günün anlam ve önemi üzerine bir şeyler yazmak istedim, yazdım… sildim… yazdım… sildim… yazdım… sildim,”sözün bittiği an” bu olsa gerek, sözcük kabızı oldum, sanki yazamadım.

Ama Emeğin, bayramı bugün mutlaka bir şeyler yazmam gerek bu öncelikle kendime sonrasında yoldaşlarıma karşı saygının bir zorunluluğu. Gelin size bir ortaçağ masalı anlatayım seveceksiniz eminim.

Tarih kadirbilir bir bilim dalıdır, nankörlüğü yoktur, siz bakmayın bazı Makyavelistlerin “Savaşı askerler yapar, galipler yazar” oportünistliklerine.

Gün gelir köhne bir sahaf dükkanının tozlu raflarında bir romanın sararmış yapraklarında çıkar ortaya ya da Müslüman eli değmiş bir katedralin üzeri balçıkla sıvanmış fresklerinde gün yüzüne çıkar.

Müslüman milletlerin ne tarihlerinde ne efsanelerinde ne de masallarında böylesi kahramanlara niçin rastlanmaz, bilemiyorum? Sosyolog olsam ilk araştıracağım konu “İslam da kadın düşmanlığı” konusu olurdu.

İslam tarihinde Coventry Lordu Leofrei‘den kat be kat zalim derebeyleri çıkmıştır muhakkak, ama hey hat! Niçin bir Leydi Godiva çıkmamıştır, sizce de araştırmaya değmez mi?

Coventry lordu Leofrei’yi merak etmeyeceğinizden eminim zira tarih diye okuduğunuz “Binbir gece masallarında” çoktur böylesi zalimler, ama adım gibi bilirim ki hepiniz Leydi Godiva’nın öyküsünü okumak için sabırsızlanıyorsunuz.

–Leydi Godiva–

11. Yüzyıl’da İngiltere’nin Coventry Şehri’nin lordu, Leofrei halkı ağır vergilere bağlamış, halk yoksulluk içinde yaşamaktadır.

Lord Leofrei’nin eşi, güzelliğiyle ünlü Leydi Godiva, halkın bu durumuna çok üzüldüğünden sürekli kocasına vergileri hafifletmesi için yalvarır.

Godiva’nın bu baskılarından bıkan Lord en son kızıp Godiva’ya, çırılçıplak soyunup bir atın üzerinde bütün şehri dolaşması koşuluyla vergileri kaldıracağını söyler.

11. Yüzyıl İngiltere’sinde çırılçıplak dolaşmanın bir Leydi için nasıl imkansız bir şey olduğunu herkes tahmin edebilir sanırım.

Zaten kocası da vergileri kaldırmasının o derece imkansız olduğunu vurgulamak için böyle bir şey söylemiştir.

Ertesi gün Godiva çırılçıplak soyunarak bir atın sırtında şehri dolaşmaya başlar. Durumdan haberdar olan halk, Godiva’ya bakmaz; evlere kapanır. Dükkanları kapatır, sokakta kalanlar Godiva geçerken eğilir. İşte değişik dönemlerde sanatın konusu olmuş Godiva budur.

Tarihte “ekmek yoksa pasta yesinler” diyen Fransa Kraliçesi “Marie Antoinette”nin yanında Godiva gibi Leydiler de olmuştur.

Şimdi gelelim Vehbinin kerrakesine; Bizim kaçak saray kontunun türbanlı kontesi Leydi Godiva’nın gösterdiği devrimci eylemi gerçekleştirse saraydan kaç adım uzağa gidebilirdi tecavüze uğramadan.

HATİME: “Kahramanlar, kahramanlığa layık toplumlardan çıkar.”

-Cemil Biçer-