Yazarlar Her Şeye Rağmen Direniyor / Dursaliye Şahan
Ortalıkta dolaşan sözler var: Okuma sayısı gün geçtikçe düşüyor, gençler okumuyor, şiir okunmuyor, öyküler, romanlar satmıyor… Liste uzun ama ben burada keseyim.
Dünyanın neresine giderseniz gidin. İnsan evladının hikâyelerden kaçabilme şansı yok. Yaşadığı her gün bir öykü, bir hikâye ve belki birkaç şiirle muhatap olmak zorunda. Demem o ki, kitap yoksa edebiyat hayatın içinden çekilmiyor. Biz asırlardır ve bugün, yaşadığımız bu dünyada hikâyelerle kuşatılmış durumdayız. Okumayı, dinlemeyi, seyretmeyi seçmediğimiz o hikâyeleri, masalları beyinlerimize boşuna doldurmuyorlar elbette. Dünyayı, toplumları yani bizi tam da o hikâyelerle biçimlendirip yönetiyorlar. Edebiyatın tarihi binlerce yıl öncesinden kutsal kitaplarla, mitolojiyle başlamıştır. Ve bugünkü edebiyatın temeli o gün atılmıştır. Lafı uzatmadan, sanat bizim can damarımız. Edebiyat vazgeçilmezimiz. Biz insana iyi gelen edebiyatı, ‘kötü edebiyatın’ elinden kurtarmalıyız.
Ancak bir yılı daha geride bırakırken, yayınevlerinin sorunları azalmak yerine çoğaldı. Gazetecilerin, yazar çizerlerin tutuklandığı, öldürüldüğü, özgürlüklerin kısıtlandığı zor günlerden geçiyoruz. Barış sözcüğü fiilen yasaklanmış durumda. Yazarlar her şeye rağmen direniyor. Sansürle boğuşurken bir yandan da okura ulaşmaya çalışıyor. Okumanın yazmaktan daha önemli olduğunu düşünüyorum. Bize dayatılanı değil, kendi seçtiğimiz, gerçeğe ihanet etmeyen metinleri okumalıyız. Çünkü okumak en sessiz, en etkili ve en derin örgütlenme biçimidir. Oyunu bozacak olan okur. Anahtar onun elinde.
Haber Kaynağı: Birgün Gazetesi
https://www.birgun.net/haber/toplum-direncinin-yili-2024-586070