Yapabilsem | Canan Alican Tekpınar
Bir usta kemancının yayı gibi titretsem
nicedir içinde gerili kalmış telleri.
Birer birer, taş taş üstüne ördüğün,
ucu bucağı görünmez surları yıksam, indirsem.
Katmanlarca kutuplar misali yığılmış buzlarını eritsem sıcağımla,
coşkun çağlayanlar gibi boşalsalar,
tıkalı ne varsa ruhunda yıkayıp açsalar.
Göz pınarlarında kuruyup kalmış çocukluk gözyaşlarını silsem.
Anlasam seni olduğun gibi,
şefkate susuzluğunu gidersem,
hoş görsem.
Hayal kırıklıklarını, vazgeçmelerini, pes etmelerini yüklensem sırtıma.
Kendini suçladığın ne günahın varsa,
seni senin yerine affetsem.
Kahırlarını kovalasam, üflesem, toza karışsalar,
özenle sakladığın irinli yaralarını bulsam, iyileştirsem.
Gözlerimi kaçırmadan baksam gözlerine.
Kimsenin göremediklerini,
görmek istemediklerini görsem.
Duymaya hasret çektiğin ne varsa,
bıkmadan, usanmadan anlatsam sana.
Günler, geceler boyu saysam, döksem,
sen dinlesen, ben söylesem.
Bir anne gibi kucaklasam sonunda, bassam bağrıma,
seni özlediğin, beklediğin kadar sevsem.