Veda | Önder Birol Bıyık
“bitemeyen şeylere”
geldik ya
gideriz elbet, yine eylül
eskişehir ‘den acı kalkar doğu ekspresi
peşimde kendine ağır bir sonbahar yaprağı …
köşeyi döner kötürüm kedi
yırtık ayakkabılarımın tıkırtısı arnavut
kaldırımlarında
zamandan yiter işsizliğim, yoksulluğum,
yalnızlıklarım
yarım kalmış bir kadın perdeleri kapatır
geceye söner ışıkları
istasyon
sıtmasında özlem yolcuları üşür
pendik yolcuları arifiye yolcuları ankara yolcuları
duran yolcular… giden yolcular
gramofonda
menekşe gözler… safiye ayla
balkonda yoksul huylu çamaşırlar, mandallar mandallar
yağmur atıştırmaya başlar şehrin buğusuna usuldan
deli rasim dükkânını kapatır, kavaklara bakar
istanbul’u
okşar yağmur…
ucuz kitaplar arasında bir el okşar şiirlerimi
eskilerden çok eski dost masasında
bir kadeh rakı yuvarlanır
ismimi sorsanız, anımsamaz yıllar var ki
geldik
gideriz elbet, aylardan eylül
sen perdeleri kapatırsın
fark etmez dünya eksiğimi
her şey yerli yerinde muntazam
Önder Birol Bıyık, Eksik Canlar Sokağı, Şiirden yy.