Sana Kırmızı Olabilirim | Yılmaz Pirinççi
Saatler ilerliyor, yürüyor zaman
Ben senin gözlerinde yürüyorum sevdamızı
Sesine hasretliğim, kokuna hasretliğim, sana hasretliğim
yine varlığının şefkati ile teselli buluyor.
Sen varsın ya, üzülmeyi yasaklıyorum kendime
Sen varsın ya,her şeyim var oluyor
Hiç bir şeyin gücü yetmiyor incitmeye, kırmaya, umutsuzluğa düşürmeye.
Hani belki yazgıya inat
Belki bizi sınayan hayata inat ben senin gülüşünü ekip çoğaltıyorum içimde.
Bakışına sardığım her şey sen oluyor birden
Birden gece sen,sonsuzluk sen, ışık sen oluyorsun
İşte o an
Bir gün diyorum.
Bir gün
Bir tek gün bile yeter bu ömre bedel sevda için
Bütün bir ömrü seve seve hibe edebilirim
Gözlerinin buğusunda doğan bir gün için
Kokunu soluduğum bir gece için
Bütün cehennemleri satın alabilirim
Sana sarıldığım bir an için bir sfenks olmayı kabul edebilirim
Değişebilirim saçlarında ölmeye hazır bir kelebekle hayatımı
Parmaklarına değen bir papatyanın kokusuna düşebilirim
Bir yağmur tanesine dönüşüp saçlarından süzülerek göğsünde yok olmayı
Pencerene konmuş bir serçenin gözlerinde
Senin için ağlamayı cennetim sayabilirim.
***