Dolar 34,2645
Euro 37,3646
Altın 2.913,06
BİST 8.699,19
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 30 °C
Az Bulutlu

Şair Yazar Seher Duman ile Söyleşi / Nuri Terzi Kaymaz

30.08.2018
1.843
A+
A-
Şair Yazar Seher Duman ile Söyleşi / Nuri Terzi Kaymaz

Nuri Terzi Kaymaz : Yazar Seher Duman kimdir? Edebiyat hakkında ne düşünür? Kendinizi bize tanıtır mısınız?

 

Seher Duman : 7 Mart 1962 Tarsus doğumluyum. Lise okudum, son yirmi yıldır aşığı olduğum İstanbul’da yaşıyorum. Çocukluk yıllarımda yazına olan ilgim, okumayla kendini gösterdi. Henüz ortaokuldayken dünya klasiklerini deyim yerindeyse, sindire sindire okudum. Sürekli kolunun altında kitapla dolaşan bir öğrenciydim. Şiirin büyüsüne kapıldığımdan beri artık çıkışsız bir cennete düşmüş gibiyim. Eğer şiire inanmıyorsanız bu söylediklerimi anlamanızın olanağı yoktur. Şiir, hayatın gerçeği, gerçek hayat, geçmişle geleceğin birleştiği noktadaki gizemli çekirdektir. İşte tam da burada solumakta ve çoğalmaktayım.

 

Nuri Terzi Kaymaz: Sayın Seher Duman, hangi konuda yazar ve yazarken vermek istediği mesaj nedir? Ataerkil düzene geçildiğinden beri, dişinin maruz kaldı. Siz de Romansızda daha çok cinsellik konusunu işliyorsunuz, neden?

Seher Duman : Çalışmalarımda sıklıkla cinselliğe değinmem bira sıra dışı gelebilir. Bunun sebebi, yasa koyucu erilin, son derece; tıpkı beslenme gibi doğal bir içgüdü olan cinsel dürtüleri bu denli kontrol altına alma çabası vahim sonuçlar doğurmuştur. Dişi, bu konudaki günah keçisi, kurbandır. İnsanlar en çok iki sebeple dövüşür: Açlık ve cinsellik! Oysa ki, her ikisi de banyoda sona erer ve vücudun olağan çalışma şeklidir. Artıkları, zararlı maddeleri vücut bir şekilde atar. Ter, idrar ve dışkı vb. Bunları yapamazsanız sakatlanırsınız. Sevişme sırasında salgılanan maddelerin vücut için önemi, yukarıda saydıklarımdan hiç de az değildir. İnsan vücudu bunları salgılamak ve yenilenmek zorundadır. Aksi halde sakatlanır. İstisnalar dışında, tüm canlılarda sistem bu kadar basit ve açıktır ve doğaldır. Bunların önüne set çekmeye kalkışırsanız bin yıllardır olduğu gibi, akla hayale gelmeyecek ızdıraplar, trajediler yaşarsınız. Şunu da belirterek, üzerinde yıllarca konuşabileceğim bu konuyu noktalamak istiyorum: Sırf içgüdü olduğu için pervasızca, hayvanca yaşanası gerekir demiyorum. Biz insanız ve elbette sınırlarımız, etiğimiz olacaktır. Benim derdim barbarlıkla, insanlık dışı edimler ve uygulamalarla. Diğer tüm hayati konularda olduğu gibi bu noktada da kendimi bir insan, kadın olarak sorumlu hissettiğim için cinsellik konusuna da sıklıkla değiniyorum.

 

Nuri Terzi Kaymaz: Siz romancı ve hikayeci ve şair olarak, son yıllarda şiirin ve romanın hikayenin bence kalitesi düşmüştür sizce neden S D – Kalite Fransızca kökenli bir sözcüktür ve Türkçeye ‘nitelik’ olarak çevrilir.

Seher Duman : Sevgili Kaymaz, son yıllarda yazın eserlerindeki niteliğin eksiliyor olması görüşüne katılamayacağım. Senin endişeni anlıyorum. Nicelik çoğaldıkça niteliğin azalması gibi matematiksel bir gerçeklik olduğu doğrudur. Ama diğer yandan, bu durum nitelikli eserlerin üretilmesini engelleyemez ve değerini düşürmez. Nicelik arttığı için doğaldır ki Aziz Nesin’in dediği gibi ‘Türkiye’de her üç kişiden beşi şiir yazıyor’ da olabilir. Yaşam sürdükçe, insan ve buna koşut olarak sanat devindikçe, eserler çıkmayı sürdürecektir. Bana göre burada sanatla ilgilenen kişilerin niteliği de son derece belirleyicidir. Her önüne geleni sanat eseri olarak algılayan bir topluluktan gerçek sanat eserini tanımasını beklemek hayalperestlik olur. Karşılıklı bir olgunlaşmadan, aydınlanmadan ve tutum geliştirmekten söz ediyorum. Dolayısıyla yazın eserlerinin niteliksizleşmesiyle ilgili endişe taşımıyorum. Çünkü bir okur olarak neyi okuyacağımı her zaman biliyorum.

 

Nuri Terzi Kaymaz: Bir kadın yazar olarak karşılaştınız zorluklar nelerdir?

Seher Duman : Şair yazar olmamın sosyal yaşantımın bir uzantısı ve sonucu olduğunu düşünürsek bu sorunuzu anlayabilirim. Size bir sürü şikayet dolu sözler edebilirim. Ama bu benim yolum değil. Bulunduğum noktada cinsiyetimin olmadığını söyleyeceğim sana. Çünkü yazarak, yazdıklarımla; kadın olmanın, öteki cins olmanın güçlüklerini aşıyorum. Burada hiçbir sanatçının cinsiyeti yok, olmamalı. Sanatın cinsiyeti yok çünkü! Yazdıklarım elbette algılarımın sonucudur ve ben hayata hiçbir zaman ‘zavallı bir kadının’ penceresinden bakmadım. Değiştirmek için ne yapılabilir’in peşindeydim ve bu hep böyle olacak.

Evet, ortada değiştirilmesi gereken ciddi bir sıkıntı olduğu doğrudur ve düşünen bir insan olarak bu durumu retdderek işe başlamalıyım. Kabullenirsem susarım… Demem o ki sevgili Kaymaz, yazan Seher Duman’ın bir cinsiyeti yok.

Diğer tüm hayati konularda olduğu gibi bu noktada da kendimi bir insan, kadın olarak sorumlu hissettiğim için cinsellik konusuna da sıklıkla değiniyorum….///// bu cümledeki “kadın” sözcüğünü çıkararak yayımlamanı istiyorum sevgili Kaymaz. Hadi bakalım.

 

Nuri Terzi Kaymaz: Bize vakit ayırdığınız için teşekkür eder, yanım hayatınızda başarılar dilerim.

 

Seher Duman: Nuri Terzi Kaymaz ben teşekkür ederim. Size de başarılar…

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.