Parantez Aşklar|Arzu DİNÇER
Bu kitaptaki öykülerde aşkına parantez açmak zorunda kalanlar kaleme alınmış ve onların pişmanlıkları, uzaklıkları, kayıpları…
19 Şubat 2018
2016 Yılında basılan “Tottenham Çocukları” kitabıyla Şubat 2017 de konuk etmiştik Sayın Dursaliye Şahan’ı ve 30 Ekim 2017 tarihi itibariyle “Parantez Aşklar”la okuyucularına merhaba dedi ve deyim yerindeyse hiç zaman kaybetmeden de sizlerle kendisini buluşturmaktan mutluluk duyuyorum.
Her kitabında, insana mayın tarlasında yürüyormuş hissi yaratacak oldukça hassas konularda okuyucusunu koşturtma özelliğine sahip bir yazar olmayı yine başarıyor Dursaliye Şahan.
Yeni kitapların da yine 5N1KitapYazarı’nda buluşmak üzere, siz sevgili okurlarımızı Sayın Şahan’la başbaşa bırakıyorum.
Sevgilerimle,
Soruları yanıtlamadan önce kısaca kendinizi ve kaleminizi bizlere hatırlatabilir misiniz?
Dursaliye Şahan: Küçüldükçe zorlaşan o kısa hikâyelerin sırrını çözünce, Tottenham Çocukları ile roman yolculuğuna çıkmış, son beş yılını iyi roman kodlarını çözme uğraşı içinde bir yazın emekçisi olduğumu söyleyebilirim.
Bana göre yazarın kalemi; çıplak ruhunun aynasıdır. Bu nedenle de iyi yazar olmak için önce soyunma cesaretini gösterebilmek gerekiyor. Ruhunuzu saklıyorsanız yalan söylüyorsunuz demektir. Okuyucu yalanı anlamasa da sevmez. Dahası yalanların çoğu birbirine benzer. İşte tam da bu nedenle en azından özgün bir yazar olamazsınız. Çünkü her ruhun ayrı bir lisanı var. Bu da ilahi bir adalet olsa gerek. İçe dönmeler gibi söylemler biraz da bunu anlatır. Kendi iç yolculuğunuzda yorulmadan elinize kalem alırsanız muhtemelen kalemin ucu çabuk kırılacaktır.
Kalemimi sordunuz aklıma bunlar geldi. Kendimi bildim bileli elimdeki kalemle yazmaya çalışıyorum ama bazen kalem kalemlikten çıkıp yukarıdaki aynaya dönüşüyor. O kalemin okuyucuda ne bıraktığını henüz tam olarak bilmiyorum.
NE ZAMAN?
Yazmaya ilk ne zaman karar verdiniz, yayınlamayı düşündüğünüz (hazırladığınız) son kitabınız ne zaman yayınlanacak /yayınlandı?
Dursaliye Şahan: Yazmaya başlamak gibi aldığım kesin bir kararı hatırlamıyorum. Okuma yazma öğrendiğim günden beri hep bir şeyler karaladığımı biliyorum. En son öykü kitabım, Parantez Aşklar bu günlerde, (Ekim 2017) Sola Yayınlarından ya çıktı ya da bu günlerde çıkacak.
NE?
Kitaplarınızı bize özetleyebileceğiniz cümleler ne olur?
Dursaliye Şahan: İlk öykülerim çocukluğumda hayvanlarla ilgiliydi. Sonrakiler göçmen kadınlar ve çocuklar… İlk romanım doğulu bir göçmenin Londra’ya savrulan yaşamı… Parantez Aşklar yasak ama vazgeçilemeyen ilişkileri anlatıyor. Şu an üzerinde çalıştığım Ayarsız Kadınlar hayatın içinde devrim yarattığını fark etmeyen insanların özellikle de kadınların küçük hayatlarını anlatan bir roman olacak gibi görünüyor.
NEREDE?
Edebiyat dünyasında kendinizi nerede tanımlarsınız?
Dursaliye Şahan: İyi bir öykücü olduğumu düşünüyorum.
İnandığım politik mücadelemi de hikayelerimle ve romanlarımla sürdürmeye çalışıyorum.
Mücadelemiz kime karşı derseniz; ırkçılığa, cinsiyet ayrımcılığına, sınıf farkına karşı.
NASIL?
Yazar ve okurlar arasında kurulan köprü sizce nasıl olmalı?
Dursaliye Şahan: Ben bizdeki okurun biraz daha işlevsel olmasını tercih ederdim. Mesela biraz daha eleştirel bir gözle okuyup, düşüncelerini cesurca açıklayabilen, bunun için kafa yoran ve hatta yayınevlerini zorlamalarını hayal ediyorum. Çocuklarına okulda okutulan edebiyat eserlerini merak edip, bu konuda kamuoyu oluşturmalarını isterdim. Yazarla okuyucu arasındaki en sağlıklı ilişki buradan başlayabilir diye düşünüyorum. Sadece aynı memleketli olduğu için yazar sahiplenen okuyucularla karşılaşınca panik olmamak mümkün değil.
NEDEN?
Okurlar sizin kitaplarınızı neden okumalı?
Dursaliye Şahan: Aslında benim kitaplarımı okumak zorunda değiller. Ama günümüzde okumak, bütün dünyada belki de en çok ihtiyacımız olan şeylerin başında geliyor.
Okuyarak içinde yaşadığımız bu çarpık düzene başkaldırabiliriz. Bu da, piyasanın bize sunduklarını değil ihtiyacımız olan doğru eserleri seçerek okumamızı gerektiriyor.
Yeni düzen biz farkında olmadan bilgi ve kitap arasındaki mesafeyi hızla açıyor. Bu çok tehlikeli. Bazı popüler yazarlar tam da bu planın küçük parçaları.
Sola Yayınevi
Tanıtım Bülteni
“İnsanların, üzerinde en çok kafa yorduğu şey nedir? deseler, muhtemelen ilk üç sıradan birini aşk alır. Bu en çok konuşulan kavramın elli bin yıl içinde binlerce tarifi yapıldı. Cinsel kimliklerin arttığı günümüzde 8 milyara yaklaşan bunca insandan aynı algıları ve tepkileri beklemek, en hafifinden saflık olur elbette. Elinizdeki öykülerin ortak teması, ‘yasak’ aşklar üzerine. Bir anlamda, parantez içine hapsedilen aşklar.”Aşk bir tutkuysa, hangi yasak onu durdurabilir ki! Gönülde olmayan bir aşkı, hiçbir kâğıt parçası var edemez. Düzen, töre, yasa yüreklere hükmedemez. Aşka parantez açılır mı, elbette açılamaz; açılmamalı da! Bazen yaşayamadıklarımız, geride bıraktıklarımız; geçmiş sayılamıyor. Aksine, onlara hep gelecekmiş gibi bakıyoruz. Bu kitaptaki öykülerde aşkına parantez açmak zorunda kalanlar kaleme alınmış ve onların pişmanlıkları, uzaklıkları, kayıpları…
Yayın Tarihi | 2017-10-30 |
ISBN | 6059692779 |
Baskı Sayısı | 1. Baskı |
Dil | TÜRKÇE |
Sayfa Sayısı | 112 |
Cilt Tipi | Karton Kapak |
Kağıt Cinsi | Kitap Kağıdı |
Boyut | 13.5 x 21 cm |
Kaynak:
http://www.egazete.de/dursaliye-sahan-ile-parantez-asklar/