PANDEMİ ÇAĞINDA HAKİKATİN KATLİ-Josef H. Kılçıksız
Kahramanlık anlatıları ve milliyetçi çılgınlıklar üzerinden insanların gözünün tatlı bir sisle örtüldüğü salgın ortamında, adaletsizlik, haksızlık, sömürü ve faşizan uygulamaların etkisinde bambaşka bir Türkiye bu sis perdesinin arkasına telaşla gözden kaçırılmak istenmektedir.
Homo sapiens’in sosyalliği, hepsi birbirine entegre ve her açıdan kapitalizm için “kullanışlı” devasa bir sosyal ağ ve ilişkiler bütününden oluşuyor. İşte bu yanılsamalı sahte sosyallik salgınla birlikte, bugünden sonra her türden sorgulamaya ve yıkıma açık hâle geldi.
xxx
Marksizm enerjisini, hakikatin gücünden alır. Ta ki korona virüsü gelip bu anlayışı yerle bir edene kadar, neoliberaller Karl Marx ve onun izindeki sosyalistlerin fikirleriyle alay edebileceklerini düşünüyorlardı. Gözle bile görülemeyen bir virüs hatalı olduklarını gösterdi.
Marx sosyal adaletin tesis edilmesinde devletin vazgeçilmez rolüne vurgu yapmıştı.
Açıkça görüldü ki, sağlıksız insanlar, yaşları ilerlemiş olanlar ve yetersiz beslenmekten dolayı bağışıklığı güçsüz olan fakir kesimler virüs yüzünden hayatını kaybetme riskiyle en fazla karşı karşıya kalan kırılgan sosyal dokuyu oluşturuyor. Fakat kapitalist üst akıl krizden onları sorumlu tuttu ve onları tembellikle suçladı. Ekmek bulmayan halk ayaklandığında neoliberaller “pasta yesinler” dedi.
xxx
Yazının tümü için Bianet
http://bianet.org/bianet/yasam/224948-minerva-nin-baykusu-mu-yoksa-yarasa-mi