Ne Güzel Dünya Seninle | Onur Ezer’le söyleşi | Nebih Nafile
Aydın Üniversitesi bahçesinde gülen gözleriyle ilk karşılaştığım genç sanatçı sevgili Onur Ezer, o an, içindeki cevheri hissetmiştim. Aynı sınava giren kızımın rakiplerine de yardımcı olmak benim için çok keyifliydi. Çay içmek isteyene çay, su içmek isteyene su paylaştırıyor ve yeni yeni dostluklar biriktiriyordum. Aynı gün tanıştığım Prof. Dr. Fevzi Bardakçı, Gönül Bardakçı çifti ile sürecek dostluğumuz aynı ekmek dilimini paylaşmanın sonucudur.
Sevgili Onur Ezer’in su duruluğundaki kalbini aynı isimle armağan ettiğim şiir kitabımla sevginin tohumunu atmıştım. Kazanacağını öğrendiğimiz sınav sonrası Çanakkale sahilinde böreklerin her çeşidini doyasıya yemiştik… Her sabah sosyal paylaşım sitelerinde paylaştığı türküleri dinleyerek güne başlıyordum. Evet, belki de ilk hayranlarındanım. Bir kez daha dinleyip o an içimden gelen yorumu yazıyordum.
Bu hafta bölgemizin yakışıklı çocuğu, çalışkan genç, sanatçı kardeşimizi daha çok tanıyacağız. Ben sordum o yanıtladı. Bakalım neler söylemiş sanatçı Onur Ezer…
• Nebih Nafile: Evet, birçok dinleyenin yüreğine nehirler gibi akan dupduru bir ses, gözleri ışıl ışıl güzellik saçan sevgili Onur Ezer kimdir? Senden öğrenebilir miyim kısa öz hikayeni?
• Onur Ezer: Sevgili Nebih Ağabey, Öncelikle hislerimizin karşılıklı olduğunu belirtmek istiyorum. Karşılaştığımız o an sizin o paylaşımcı ve sevgi dolu ruhunuzun aramızda ki bağın daha sıkı olacağının bir göstergesi olduğunu fark etmiştim. Tanıştığımız o günden itibaren paylaştığımız ezgiler ve yüreğin kadar güzel eserlerinle aynı hisleri paylaşıp çok güzel anılar biriktirdim. Umarım bu güzel Ağabey, kardeş paylaşımlarımız hiç tükenmez. Onur Ezer, Hatay Antakya doğumluyum. 10 yaşında ailemin yönlendirmesi ile gitar çalmaya başladım ve müziğe ilgim her geçen gün daha çok arttı. Liseyi, Hatay Antakya Bedii Sabuncu Anadolu Güzel Sanatlar Lisesinde okudum ve daha sonra Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi Müzik Öğretmenliği Bölümünü kazanarak Lisans Eğitimimi tamamladım. Lise ve Üniversite Eğitimim sürecinde birçok koro ve gruplarda yer aldım. Solo olarak çeşitli yarışmalarda dereceler elde ettim ve ilk albümüm olan “Aklımdan Geçenler”i yayınladım. Aklımdan Geçenler dışında iki Sıngle çalışması yaptım. Şu an yöresel değerler ve sesler üzerinde çalışırken aynı zamanda kendi eser çalışmalarımı devam ettirmekteyim.
• Nebih Nafile: Müziğe olan ilgin ne zaman başladı?
• Onur Ezer: Müziğe olan ilgim sanatın her dalının yoğun yaşandığı ailemin içinde 10 yaşında dayımın yönlendirmesi ile başladı. 16 yıldır aralıksız devam etmekte.
• Nebih Nafile: Biraz üniversite yaşamından bahsetmek ister misin? Yetenekli genç sanatçı Onur’un Çanakkale günlükleri nasıldı?
• Onur Ezer: Çanakkale deyince aklıma ilk olarak birlikte denize karşı yaptığımız sohbet ve sanki yıllardır birbirimizi tanıyorcasına yaptığımız paylaşımlar geliyor. O günden başlayan o güzel sohbet Çanakkale’de geçirdiğim üniversite yaşamım boyunca devam etti ve hayatıma çok değerli insanlar kattı. Bugün geldiğim bu noktada yaptığım projelerin gerçekleşmesinde çok değerli hocalarımın ve Önder Helvacıoğlu Ağabeyimin büyük katkısı vardır.
AKLIMDAN GEÇENLER…
• Nebih Nafile: “Aklımdan Geçenler” güzel bir çalışma olmuş. Bu eserler ilk olarak Akdeniz Radyo “Nebih Nafile ile Umudun Sesi” şiir ve türkü rüzgârı programında radyo dinleyenleri ile buluştu. Şimdi aklından geçenleri öğrenebilir miyim?
• Onur Ezer: Evet, sözü ve müziği bana ait olan ilk albümüm “Aklımdan Geçenler”i tanıttığım ilk mecra, yıllardır dinlediğim Umudun Sesi programında oldu ve bu benim için gerçekleşmesi neredeyse imkânsız, unutulmaz bir anı olmuştur. Üniversite hayatı boyunca hissettiğim duygularımı ve ilk bestelerimi Aklımdan Geçenler albümü içerisinde yayınlamak bugün Aklımdan Geçenlerin temelini oluşturuyor ve müzikal anlamda projelerime yön vermemi sağlıyor.
• Nebih Nafile: Lise zamanlarından beri kendi harçlığını icra ettiğin müzik çalışmalarıyla biriktirdin. Özellikle çocuk yaşlarda sayısız çocuk yüreklere verdiğin eğitimle dokundun. Nasıl bir duygu öğretmek? Öğretirken öğrendiğine inanıyor musun?
• Onur Ezer: Başarabildiğimi ve ayaklarımın üzerinde tek başıma durabildiğimi hissettiğim zaman atacağım her adım benim için daha kolay olmaya başladı. Eğitimin çok yönlü olduğunu ve en başta yüreklere dokunmanın önemini sanatın ve duyguların önüne hiçbir kaygın geçmemesi gerektiği fikrindeyim. Bu fikirle her zaman yetiştirmeğe çalıştığım öğrencilerimle aramda oluşan bağ beni mutlu etmiştir ve bana “Öğretirken Öğrenildiğini” bir kez daha hatırlatmıştır.
• Son olarak öğrenmek istediğim, yolunu yoluyla, yüreğini yüreği ile birleştirmek istediğin güzel cana beste yaptığını biliyorum. Hikayesini burada paylaşmak mümkün mü?
• Onur Ezer: Yaşadığım ve hissettiğim bu güzel hissi Ahmed Arif’in birkaç dizesiyle anlatmak istiyorum…
“Bir ufka vardık ki artık
Yalnız değiliz
Gerçi gece uzun,
Gece karanlık”
Dediğim anda Aycan çıktı karşıma ve gecemi aydınlattı.
AYVECAN
Ne güzel dünya seninle
Ay bu gece tepede
Can kalbin neresinde
Yaşamım her gün seninle;
Yaşamımın en güzel yanı ve her anı Aycan’a
• Nebih Nafile: Yolun açık olsun güzel insan. Yüreğindeki şiir dizeleri ve türkü tınıları hiç eksik olmasın.
• Onur Ezer: Sevgili Nebih Abi seni tanıdığım günden itibaren senelerdir söylediğin gibi umudun sesi olmaya devam eden birini görmek ve hâlâ bu güzel paylaşımların samimi olduğunu hissetmek çok değerli. Anılarımıza ve paylaşımlarımıza bir sayfa daha eklemek beni çok mutlu etti. Yüreğinde ki güzel duyguların hiç eksilmemesi dileğiyle Umudun Sesi Hiç Susmasın… Teşekkürler.
• Güneş Hepimiz İçin Kültür-Sanat-Edebiyat Söyleşileri
Kaynak: Özyurt Gazetesi | Nebih Nafile | 28 Nisan 2021