Dolar 35,8591
Euro 37,2833
Altın 3.222,73
BİST 10.082,10
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 17 °C
Parçalı Bulutlu

Mısır Piramitleri, Yeni Buluntular Gün Yüzüne Çıkıyor!

31.01.2025
2
A+
A-
Mısır Piramitleri, Yeni Buluntular Gün Yüzüne Çıkıyor!

Bilinen en eski Mısır piramitleri, Memfis’in kuzeybatısındaki Sakkara’da bulunuyor.  

Arkeologlar, Mısır piramitlerinin altında gizli keşifler sonunda tüm tarihe meydan okuyor.

Birinci Hanedanlık dönemine tarihlenen sadece bir basamak piramidi benzeri yapı Sakkara’da bulunabilmiştir: Firavun Anedjib’in saltanatına atfedilen Mastaba 3808.

Mısır piramitlerinin altında yapılan yeni bir keşif bilimsel ve arkeolojik toplulukta şaşırtıcı bir hale getirdi. Kasım 2024’te bir keşif seferinde, en gelişmiş yeraltı tarama teknolojisiyle donatılmış uluslararası arkeolog ekibi, 30 metreden daha derinlikte gizlenmiş geniş bir mağara keşfetti. Bu mağaranın içinde eski medeniyetleri anlayışımıza meydan okuyan devasa yapılar bulundu.
Keşif, Giza platosunda Menkaura Piramidi yakınlarında gerçekleşti. LIDAR teknolojisi ile ilk haritalama sırasında araştırmacılar, hiç keşfedilmemiş yeraltı boşluklarının varlığını gösteren anormallikler tespit etti. Dikkatlice kazı yaparak ve gizli uzaya inerken şaşırtıcı bir görüntü ile karşılaştılar: İnsan olmayan görünümlü taştan oyulmuş beş figür, gözetleme pozisyonunda sıralanmış. 3 metreden daha uzun olan bu heykeller, bilinen antik Mısır’daki hiçbir sanat tasarımına benzemeyen özellikler gösteriyor. Uzamış kafaları, stilize bedenleri ve zamanla aşınmış dokuları bazılarının “uzaylı” olarak nitelendirdiği bir estetiği hatırlatıyor.
Heykeller yaklaşık 20 metre çapında bir oda içinde daireler halinde dizilmiş. Toprak zemini arkeologların henüz tanımlayamadığı kum ve malzemeyle kaplı görünüyor. Bu materyalin kimyasal bileşimi Avrupa’daki laboratuvarlarda analiz ediliyor, çünkü alışılmadık manyetik özelliklere sahip.
Mağara duvarları şu ana kadar bilinmeyen resimsel bir dil içeren gravürlerle dekore edilmiş. Olağanüstü bir doğrulukla işaretlenmiş semboller, Mısır hiyeroglifi ile ya da geçmişte tanımlanan herhangi bir eski yazı sistemiyle uyuşmuyor. Antik arkeoloji uzmanı Profesör Amelia Krauss’a göre, “bu dil, bugüne kadar bilinmeyen paralel bir medeniyetin iletişim biçimini temsil edebilir. “
Keşif bir spekülasyon dalgasını tetikledi. Bazı araştırmacılar heykellerin unutulmuş tanrıların tasvirleri olabileceğini öne sürerken diğerleri ise dünya dışı bir medeniyetle temasın kanıtları olabileceğini düşünüyor. Uzaylı hipotezinin savunucuları, figürlerin mükemmelliğinin ve garip morfolojilerinin üstün zekaların müdahalesini işaret ettiğini iddia ediyorlar.
Öte yandan, daha dikkatli teoriler üretenler var. Mısır bilimci Dr. Hassan El-Rahim’e göre, “bu figürler, henüz keşfedilmemiş alanlardan gelen kültürel etkileri olan antik Mısır medeniyetinde bilinmeyen bir tarikata ait olabilirler. “Ancak Dr. El-Rahim ayrıca heykellerin oranlarının ve detaylarının geleneksel açıklamalara meydan okuduğunu da kabul ediyor.
Araştırmalar devam ediyor ama sorular devam ediyor. Bu yeraltı odasının işlevi neydi? Bu kadar izole bir alanda ve görünüşe göre gelişmiş tekniklerle bu heykeller nasıl mümkün olabilir? Bu keşif, Antik Mısır’a dair anlayışımızı ve diğer kültürler veya varlıklarla olan bağlantılarını değiştirebilir mi?
Önümüzdeki birkaç ay, bu buluşun sırlarını çözmek için çok önemli olacağına söz veriyor. Bu arada, piramitlerin altındaki keşif sadece bilim insanlarını büyülemekle kalmıyor aynı zamanda bilinen tarihimizin sınırları hakkında tartışmalara da kapı açıyor.

Alıntı

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. https://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   https://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Okey Oyna ankara chat istanbul chat