Mersin (Yaşadığım Şehir) Haldun Şişman
Körde bilir Mersin’in yolunu,
Deniz’i görmeden duyarsın iyot kokusunu,
Gündüz deniz, gece müzik,
Mersin’de buluşur, dostluk ve kardeşlik.
Tanrı, hem özenmiş, hem bezenmiş,
Ovası’nda binbir yemiş, dağına güzellik vermiş,
Bilmem kaçıncı uykusunda Ashab-ı Kehf ?
Yedi uyurların nöbetini tutar, Danyal peygamber,
Yol boyunca uzanan ahududular,
Kıymetini bilene şifalar sunar,
Zengini de fakiri de limona muhtaç,
Salataya lezzettir, dertlere ilaç.
Toroslar’da meleşir rengarenk keçiler,
Çobanın kavalında dertleşir sevenler ,
Yaz gelince herkesi sarar bir telaş,
İster sahile, ister yaylaya ulaş,
Gözne, Ayvagediği, Fındıkpınarı, Soğucak,
Narlıkuyu’ da buluşur rokayla balık.
Olba prensesi Aba’nın aşkını anlatır,
Erdemli yolunda, Kanlıdivanesi,
Burada yaşanmış aşkların en şahanesi,
Hepsi bir arada ; Bizans, Roma Osmanlı yapısı,
Tarsus’ta karşılar sizi Kleopatra kapısı.
Toroslar dizi dizi sıralansada,
Geçit vermez yollar, kapansa da,
Köprü olur, tünel olur, yol olur,
Mersin’i Ankara’ya bağlar Sertavul Geçidi.
Anamur muzdur, muz Anamur,
Her mevsim huzur burada bulunur,
Silifke’nin yoğurdu, seni kimler doğurdu,
Seni doğuran ana, bal ilen mi yoğurdu?
Mersin, Tanrı’nın kullarına hediyesi,
Her mevsiminde ayrı bir cennet meyvesi,
Limon, portakal, turunç narenciyesi,
Ayrı bir lezzettir kerebiçi, tantunisi.
Toroslar’ın kızı, Akdeniz’in İncisi,
Bu güzellik, Allah vergisi
Yılandan korumak için mahsun prensesi,
Denizin ortasına yapılmış Kızkalesi,
Akıbet değişmemiş, sepetle gelmiş yılan,
Kaderden kaçılmaz diyor Kızkalesi.