ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Köy hayatı | Kemal Berk

13.06.2020
1.092
A+
A-
Köy hayatı | Kemal Berk

Yaşımız küçüktü. Sık sık köye giderdik. Köy hayatı bana her zaman huzur vermiştir. Köyde Rahmetli 2 tane ebem vardı. (Bizler baba anne, anne anne nedir bilmezdik) onları hatırlıyorum. Yaşları bayağı geçkindi. Ev halkının çoğunluğu uykudayken bunlar erkenden kalkarlardı. Daha sabah ezanı okunmamıs olurdu.
Anadolunun çoğu kadını güneş doğmadan iş başı yaparlardı.
İlk işleri abdest alıp, ocağı yakmak olurdu. Şimdiki tüplü, doğal gazlı veya elektrikli ocakların hiç biri yoktu o zaman.
Evlermizin hepsi kerpiçtendi. Bu evler yazın serin. Kışın sıcak olurdu.
Evin odalarinda ocak yapılır. Bu ocaklar yakılmak suretiyle yemekler yapılırdı.
Işte benim ebelerimde kalkınca ocağı çalı çırpıyla ocağı tutuşturur. Altına güçlü odunlarla besleyerek ateşi harlardı.
Ocağın üzerine kocaman bir kazan konurdu. Bi kazanda yoğur çorbası, toyga aşı, diri aş, düğül çorbası, çılbır, catal çorba, dutmac, sütlü aş katık aşı pişirlirdi.
Bu ocak yavaş yandığından, yavaş ateşte pişen yemekler hem özlü hemde çok lezzetli olurdu. Bu yemeklerin pişmesi bazen 3 saati bulurdu. Ben uyanır uyanmaz ocak başındaki ebemin kucağina yatar. Bazen uyurdum da.
Yemek pişene kadar ev halkı uyanırdı. Ev halkı şimdiki gibi 3 veya 4 kişilik çekirdek aile değildi.
Evde dedeler, amcalar, halalar, gelinler, bizim gibi torunlar olurdu.
Nereden bakarsan bak. En küçük aile 20 kişi olurdu.
Böyle kalabalık bir aileyi idare etmek kolay olmazdı.
Dış işler dedelerden, iç işler ebelerden sorulurdu.
Ebe ve dedelerin bilgisi dışında hiç kimse iş yapamazlardı.
Otorite dedelerde ve ebelerden sorulurdu. Bazen evde ileri geri yanlış yapan olursa, ilk otorite ebelerdi. Ebeler olaya el koyar. Oğlan, gelin, kız demeden herkesin cezasını keserdi. (Gelinler, kaynanaya hep kıratlı derlerdi. Kimi yerde bu söz güclu anlamında kullanılırken, kimi yerde kızgınlık ifadesiydi)
Her türlü alım satım, ihtiyaç karşılanması yine ebe dede aracılığıyla yapılırdı.
Çocuklar kalabalık olduğundan birlikte oynar, aralarin meydana gelecek husumeti büyük çocuklar çözerdi. Bu da çocuklar arasında ki etkileşim ile eğitime güzel bir örnekti.
Çocuklar arasındaki husumeti büyük çocuklar çözemezse, evdeki büyüklerden kim denk gelirse onlar adil bir şekilde çözerlerdi. Kendi çocukları da olsa taraf güdemezlerdi
Zira olay ebeye veya dedeye intikal ederse. Yanlış karar veren ağır bir şekilde taciz edilirdi.
Bu nedenle ister büyüklükler arasında, ister çocuklar arasında kavga ve husumet çok nadir olurdu
Haksızlık yapan ağir ceza alır ve kapıya konurdu.
Biz çocuklar dedelerimizin ve eberimizin yanında daha çok eğlenir ve huzur bulurduk
Ya şimdi?
Yakınlardan birinin çocuğuna bir şey de?
Sende kimsin diyen saygısız sözlerle kavgaya ilk adım atılıyor.
Selam ve sevgilerimle.

ETİKETLER: ,
Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.