Dolar 34,9489
Euro 36,6222
Altın 3.016,20
BİST 9.993,34
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 15 °C
Açık

Ken Loach Sineması Üzerine | Ali Nihat Eken

01.07.2020
5.504
A+
A-
Ken Loach Sineması Üzerine | Ali Nihat Eken

Ken Loach sineması denince akla ilk gelen, işçi sınıfı ve bu sınıfın acımasız kapitalist sistem içindeki mücadelesi olsa gerek. Sosyalist gerçekçilik üzerine kurulu sinema anlayışıyla Loach, filmlerinde işçi sınıfının/alt sınıfların problemlerine büyüteç tutarak toplumu bilinçlendirmeyi hedefler.

Örneğin, “Bread and Roses”, ABD’deki Meksikalı göçmenlerin kapitalist sistem içindeki sömürüsünü anlatır. Filmde, Maya’nın, çalıştığı binanın çıkışında bulunan dev sütunlar arasındaki yalnız başına görüntüsü sistemin işçiye karşı olan soğukluğunu ve acımasızlığını vurgular. Yine aynı filmde, Maya’nın Sam’in yardımıyla işçileri örgütlenmeye taşıması da işçi sınıfının mücadelesine güzel bir örnektir.

Ken Loach filmlerinin genelinde göze çarpan özelliklerin bir listesini Branston ve Stafford’ın (1996) yardımıyla yapalım ve bunları örneklerle açıklayalım:

1) Loach, sinema oyuncuları ile çalışmaz çünkü sinema oyuncularının, perdede anlatılanları gerçekçilikten uzaklaştıracağına inanır. [Örneğin, “Ladybird, Ladybird”de şapka çıkartan Crissy Rock’ın hiç bir sinema oyunculuğu deneyimi yoktur. Crissy Rock, o döneme kadar bir stand-up komedyen olarak çalışan bir kişidir. “Sweet Sixteen”deki Martin Compston’ın da bu filmden önce hiç bir oyunculuk deneyimi olmamıştır.]

2) Senaryoya dayalı bir performans yerine duygusal yoğunluğun doğal bir şekilde öne çıkmasına önem verir. [Örneğin, “Bread and Roses”da Rosa ve Maya’nın tartışlıkları sahne seyirciyi nefessiz bırakacak yoğunlukta ve doğallıktadır. Buna benzer bir diğer sahneyi “Ladybird, Ladybird”de Maggie ve Jorge arasında yaşandığını görebiliriz.]

3) Olayların gelişimi ve sıralamasında konvansiyonel bir yol izler. Atlamalar, geri dönüşler tercih edilmez. Böylece seyircinin filmle bağının daha çabuk gelişeceğine inanır.[Örneğin, Kes. Bu siyah beyaz film son derece sade. Hikaye anlatımına yalınlık hakimdir. Bu sadelik filme hiç bir şey kaybettirmez çünkü Loach’a göre bir film kendi kendine konuşabilmelidir.]

4) Gerçek mekanlarda çekimi tercih eder. [Örneğin, “Carla’s Song”da kamerasını gerçek mekanlarda gerçek hayattan insanların üzerine çevirir ve onların kameraya konuşmalarını sağlar (Leigh, 2002)]

5) Kamera kullanım tarzı belgesel film çekimi tekniklerini içinde barındırır. Böylece film daha gerçekçi bir dokuya sahip olur. [Örneğin, “Ladybird, Ladybird”deki doğum sahnesi son derece gerçekçidir. Kamera kullanımı bir belgesel izliyormuşuz havası yaratır. Bir diğer örnek de evsizliği irdeleyen “Cathy Come Home”da bulunabilir. ]

Kullanılan kaynaklar:

Gill Branston & Roy Stafford, The Media Student’s Book, 1999, Routledge.
Jacob Leigh, The Cinema of Ken Loach, 2002, Wallflower Press.
Fotoğraf: BBC News

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   http://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.