Kalbimiz Vişne Çürüğü / Yelda Karataş
“Lisâna gelmeyen burhân-i vicdani muattaldır.”
Leskofçalı Galip
Bakışınızdaki hava değişebilir rüzgâra göre
Gözü kara bir yanılgının içinde kavrulur acı
Çifte zar oyununda yüzünüze sürdüğünüz havalar solar
Yaşlılık ruh meselesi değil. Rüzgâr saatiyle koca bir kahkaha atar anılar
Ah, hangi yalan bir ömre sığabilir ki
Paşa paşa siz bizi zindanlara attığınızda şuncacıktı zalimlik hakkında bilgimiz
Şuncacıktık daha aşka dokunmadan
O Eylüllerde utançlarını korumak için kadınlar işkencecilerini unutmaya razıydılar
Her birimizin kalbinde bir vişneçürüğü
Kalbimiz Alizarin
Oysa dışarıda hayat ne kadar narin
Sizin acılarınız ne kadar derin gülmeyeceğim söyleyin
Soruyorlar : ‘anlat’,
Soruyorlar ‘nerde’
Soruların önünde bükülen inadımızla öldük biz, sizin bu ressam çağınız daha düşmemişti rahme
Yok, o kadar uzun boylu değildi yalnızlığımız ama sizinkiyle koyamam aynı teraziye
Su terzisi bu efendim
Bakmayın yağmurların öfkesine
Yıllar geçer görünür birden o ölümlü ayak iziniz
Kızıl bir mahşer günü kimsesizliğin içinde siz kendinizi ararken
Biz her mevsim vicdan denen Tanrı ile çıktık hayatın göğüne
Yelda Karataş
2013
Umut Günlükleri.