Haftanın Kitabı | Kör Pencerede Uyuyan | Meral Baltacı Nalbantoğlu
|B. Nihan Eren
@bilalante önerisiyle okuduğum Nihan Eren öyküleri içime işledi. Sanki anlattığı tüm karakterler tanıdık, aktardığı tüm duygular bildikti. Yaş, cinsiyet, sosyal statü, ruhsal durum vb.. açısından birbirinden çok farklı karakterler anlatılmış maharetle, sanki Nihan Eren o hayatların hepsini yaşamış, yaşamakla kalmamış o hayatlara büyüteçle bakıp, duygu olarak ne var ne yoksa hepsini görüp içselleştirmiş anlatılarında. Üstelik, en sevimsiz karakterler bile öyle insani, öyle şeffaf ve yakın anlatılmış ki, rahatlıkla onlara sempati besleyebilirsiniz. Bu karakterler usul usul deşilirken, karakterlerin sosyal çevresi, toplumsal değerleri, davranış kalıplarının bireyin hayatı üzerindeki yıkıcı etkilerini de incelenmiş/ eleştirilmiş.
İnsana ait duyguları, davranışları, tutumları neredeyse bir psikolog gibi kavrayıp sebepleriyle aktarmış okuyucuya yazar.
Gece ve Gün adlı iki bölümden oluşuyor kitap. Gece bölümündeki öyküler tek başlarına okunabilecekleri gibi kendi içlerinde bir bütünlük taşıyorlar, bir roman olarak da okunabilir bu bölüm. Geri/ geçmişe gidişlerle kronolojik olmayan bir akışa sahip. Öyküler gecede geçiyor ve karanlıkta. Özellikle Melike’yi anlatan öykülerde yoğun bir keder var.
Gün’ün Gece ile bağlantısı var. Ancak ondan bağımsız. Gün, bir yaz gününde, ışığın bol olduğu bir plajda geçiyor Gece’nin aksine. Gün farklı insan hikayelerinden oluşsa da, yalnızlık, değersizlik, sevme, sevilme isteği, yaşamı ıskalama karakterlerin ortak özelliği. Bir şekilde karakterlerin hepsi de, herkes dopdolu, kıvançla yaşarken, bunu azıcık bile becerememiş, beceriksizlikleri bir çamur ve kendileri buna batmış gibi yaşayıp geçmişle hesaplaşan, yaşama sürekli geç kalan acılı tipler.
Kitap harikaydı. Her kitap siparişimde bir tane alıp sevdiklerime hediye etmeye karar verdim.