Giderayak | Mehtap Emre
Çookk uzun suskulardan geliyorum
kucağımda ölü doğmuş sözcük ceninleri
unuttuğum dili yeni söker gibi ke-ke-li-yo-rum
sesime alışmam zaman alacak
balçık yığını olmuşken aklım
hangi el umuduma yelken olabilir
bu çorak yüreği kim nasıl yeşertebilir
bahar tüm görkemiyle arz-ı endâm etmede
oysa ben deprem deprem göçüklerdeyim
göğsümün tenhasında göçebe hüznü eylül
ömrümün muhasebe defterine şerh düşmede
eskiyen fotoğraflar mı anılar mı ben miyim
mayıslar diriltebilir mi gençliğimi
ey Cahit, yolun neresindeyim!
zaman denen şifacı bilge ırmaktan
yaralarımı sağaltamadan geçip gideceğim
ah, Dranas!
son dizeler ‘Olvido’ndan olsun giderayak
“ey ömrün en güzel türküsü aldanış!”
“ey unutuş!kurtar bu gamlardan beni”
kim bilir belki kuzeyli bir rüzgâr
tüketir son nefesimi
çookk ötelerde açar tomurcuklarını
içimdeki kuşların sevgili gülşeni