Fener Alayı | Mustafa Kemal Erdoğan

Bazı rüyalar vardır ki;
inananlar için gerçek olabilir
zaman uzasa da
kalp aynı kalabilmeli
bütün puştluklarına
rağmen gecelerin …

Sona gelecekti
ben biliyordum
sevinme sırası bana
garip aldatılmışlıklara
verdim sırtımı
vurun be vurun
ölünceye kadar hepsi…

Yüreğimi alıp avuçlarıma öyle gelmiştim sana
vefasızca masumunu bile düşünmediğin için
bir de oysa
uzaklara savurdum seni
ettiğim küfürlerde
kurşun olsun senin ömrüne !

Mustafa kemal erdoğan

Her gözyaşı incisi değildir sonbaharın

Derin cümlelerime
çırçıplak gömdüm seni
utanmayacağını
bildiğim için
sana bu aşağılamayı ördüm !

Gitmeden yüzüme bakamadığını
bir ben bilirim
başkaları aldırmaz
maddiyatla ilgilidir
kirpikleri
ben maneviyat gemisine bindim
sanki nuh’un öyküsü
vardır
bakışlarımda
okumayınca sen bilmezsin
kaç ayete dokunur sızılarım !

Gözyaşlarımı allah’ıma sundum
orada mevsim yoktur diye düşündüm
inşallah öyledir…

Çok güçsüzüm çok ama
hiç bir amin yardımı beklemedi yanaklarım
her savaşı kendi kalbimde ettim
kahpe tuzaklara her zaman yenildim
insanım o yüzden !

Uzun sevdalara herkes sabır gösteremez
ben de inadına
sınırsız sözleri çok severim
öyle ki
ne yapraklar dökülür üzerine
ne damlalar saldırır
ama yine de
bir şekilde
hüzünle de olsa
sonunu bulurum
duygularımın
titrerim
yaradana inanmayanlar gibi de değilim
kaçmam hiç bir depremden saklanmam
üşürüm sadece masumların her öyküsünde
öyle böyle değil hem de…

Menfaat sularını istemeyenler
asla binemezler
beni kıçı kırık sandallarıma
çünkü içerisinde
bütün yıkılmışlıkların şarkısı var
edepsiz olanların gizi vardır
benim sızım var
ağlamakla yok edilemeyecek bir karanlıktayım işte…

Biraz zaman alabilir beni anlamak
ölünce yitip gidince
ardımdan dökülen tüm damlalar
saçmalıktan ibarettir sayacağım
eğer duyabilirsem !

Aynı yörüngede yaşamayınca
senin güneşin şeytansa
benim ışığım duadır
kim yener kim kalır kim göçer bellidir bu ayetde …

İnsanlara sevgiyi sazlar öğretememiş
sözler derinden vursa da
vicdanı olmayanlar duymamış
yakarken ateşlerini
hücrelerindeki dökülmeyi
gökyüzü açıklayamaz
yerin dolacak mı
komik vurgu bu
herkesin yeri dolar
sen kahpelikten yavşaklıktan haber ver !

Şiirler sevgi ile
beni gibi
içiçe yaşayabilenler
hiç bir zindanı düşünmez
çünkü her zaman
hürriyete koşan parmaklarım vardır
ne koyun gibi giderim birilerinin ardından
ne de kurt olurum
çıplak kalan
kırmızı başlıklı masumları
yemeyi düşünebilen !

Şak şak aldıklarına övünür sahte baharlar
ben bütün çiçeklerini koparırım
gerekirse
dikenleri yüzünden değil
siyahken beyaza beyazken siyaha
sarılıp da
renk farkını özünde yaşayamayanlar
yüzünden
hayat kendi yörüngesinde yüzüyor da
maceracı ve ahlaksız balıklar çok
tuzlu çağlayanlar üzülürken
sarıp sarmalayan akarsuların kalbi kırık
benim gibi…

Yorulmadan
sevgiye tabii
olunmaz evet
ama
ona varmak için
bütün vücutları cesede döndürmek de nedir ki !

Birisi çeker pimini
bombadır
her gökyüzü
ve mavisini de unutmuştur
denizlerin
öyle sevinir ki
katlettiği
baharların
dökülen yapraklarını
asla düşünmez…

Kurşunlar saçılırken etrafa
birisi de gelir bulur beni
demem ki eyvah
canım yansa da
edepli sıcaklıktır
göğsümü
vuracak
çekilin yoldan
ölüyorum !

Dersem de inanmaz
allah’a inananlar
beni koruyan melekler hep sağ yanımda
masumları da oraya bırakmışlar
şükür !

Bu duvarları başıma yıkmaya çalıştığın için
hak ettiğin küfürleri
düşlerinin
baş ucuna bırakıyorum
alıp sarıp titreyip kalırsın inşallah !

Bütünleyici şiirleri
herkes yazamaz bu kadar uzun
roman gibi gelir sana
verdiğim kurşunlar
zaten okuyamazsın da
işte ben öylesine
döküp dururum zalım gecelere inat …

Sevmek hangi hücreye kapatıyoruz
diyen gardiyanların
soluğu değildir !

Ki bazı sevgiler
asla yenilmez
aşklara benzemeyen tek tarafımız
değil bu !

Keşke kelimesini kullanırken ateşler
inşallah diye bir kelime var ki
dikkatini yaradanına
verebilen herkesin
bütün kur’anı okumuş gibi
hisseden türküleri gibi
ölürken de yaşarken de aynı numaralı mapushanedeyim !

Benim evladım da ben de
hiç korkmam ve kaçmam da
mesela depremlerden
o arar baba n’apıyorun
ben derim sen n’apıyosun..

Alışkanlık işte
hal hatır sorarız
yerimizden de kıpırdamayız
sevgi ile dudaklar aynı köşede
allah’ın alacağı
candan zaten
nası kaçabileceksin ki
araya koyduğumuz
uzak bakışların ritüeli bu !

Sosyal yardım beklemeyen tek bakışım belki;
ben böyleyim
bazen gülerken küfrediyorum
sayfasına
bakınca
bazı dostların
ben bunları da
ayıklayacağım
istenmeyen otlar gibidir onlar
her şeye karışıyormuş gibi
yapıp da
hiç bir bo.a yaramayanlar
affedin ağzım bozuk biraz
göklere haykırırken
yerlerdeki beyaz gömleklilere
sorgusuz sualsiz
kendini verenlere
her daim ıssızım ben !

Her gözyaşı incisi değildir sonbaharın ;
bir uzun öyküde
kahramanları yerden yere
vurabilen
başka birisini
tanıyorsanız
hadi vursun beni
bu yazdıklarıma
cevap verebilecek
delikanlı var mı
ben tanımıyorum
keklikleri vurmasınlar
turnalara kızmasınlar
kuşlar mı
ah cemalim süreyyam
kısa kısa uçup gidiyor
işte kimi sevsek !

Şair diye
bazı bildiklerim
kesinlikle
bu dünyanın mazlumu da
ah’ı da değil !

Ben şair değilim !

Sevgilisiyim bütün harf ve kelimelerin..