Dünyaca Ünlü Rus Hikâye ve Tiyatro Yazarı Anton Çehov Hayatı /Yılmaz Dikbaş
![Dünyaca Ünlü Rus Hikâye ve Tiyatro Yazarı Anton Çehov Hayatı /Yılmaz Dikbaş](https://www.yaziatolyesi.com/wp-content/uploads/2022/02/Anthony-Burgess-Kimdir-yazar-butun-kitaplari-romantik-indir-2.jpg)
Rus İmparatorluğu, dünya edebiyatına birçok yazar kazandırmıştır.
Dünyaca ünlü Rus hikâye ve tiyatro yazarı Anton Çehov, günümüzden tam 165 yıl önce, 29 Ocak 1860 günü Rusya’nın Taganrog kentinde doğdu
Doğumunun 165. yıl dönümünde Anton Çehov’u size kısaca tanıtmak istedim.
Babasının küçük bir manav dükkanı vardı. Hepsi çok yetenekli altı çocuklu ailenin üçüncü çocuğuydu.
Kardeşlerinden ikisi yazar oldular. Kardeşlerinden bir diğeri de sanatçı ve çok ünlü bir öğretmendi. Ailenin tek kızı ise çok yetenekli bir artistti.
Anton Çehov sonraları, kardeşlerinin üstün yetenekli oluşunu şöyle açıklamıştı: “Biz yeteneklerimizi babamızdan, duygularımızı ise annemizden almışız.”
Çehov, liseyi Taganrog’da bitirdikten sonra Moskova’ya gitti.
Moskova Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne girdi, 1884’de tıp doktoru olarak çıktı.
Çehov, öğrencilik yıllarda güldürü-eleştiri türünde kısa hikayeler yazmaya başlamıştı. Bu hikayeler yerel gazetelerde yayınlanıyor, az da olsa Çehov’a bir gelir sağlıyordu. Çehov eline geçen parayı ailesine veriyordu.
1892 yılında Çehov, Moskova yakınlarında küçük bir çiftlik satın aldı. Yedi yıl bu çiftlikte yaşadı. Doktorluk yapıyor, yöre halkı ile, özellikle de çocuklarla yakından ilgileniyordu. Yoksul köylüleri ücretsiz muayene ve tedavi ediyordu.
Çok ünlü hikayelerinin birçoğunu Çehov, bu çiftlikte yazmıştı.
Çehov, hikayelerinin yanı sıra tiyatro oyunları da yazdı. Her biri çok ünlü olan bu tiyatro oyunlarının başlıcaları şunlardır:
İvanov, Martı, Vanya Dayı, Üç Kızkardeş, Vişne Bahçesi, Kuğunun Şarkısı, Ayı, Evlenme Teklifi, Düğün, Tütünün Zararları.
Çehov’un tiyatro oyunları yalız Rusya’da değil; Amerika’da, İngiltere’de, Fransa’da, Almanya’da, İtalya’da, Polonya’da, Japonya’da ve Çin’de de sahnelendi. Günümüzde de Çehov’un tiyatro oyunları dünyanın her yanında sahneye konulmaktadır. Türk tiyatrosu da Çehov’un oyunlarını sürekli olarak sahnelemektedir.
Çehov, üniversite yıllarında tüberküloza, yani vereme yakalandı.
Hastalığı giderek kötü yönde ilerledi. Doktorların iklim değişikliği önermesi üzerine çiftliğini satıp Karadeniz kıyısında bir sahil kenti olan Yalta’ya taşındı.
Yatla’da ünlü Rus yazarı Maksim Gorki ile tanıştı.
Maksim Gorki, Çehov’a gönderdiği bir mektupta şöyle diyordu:
“Gençliğimden beri size karşı duyduğum çok samimi ve çok derin sevgiyi açıkça ilan ediyorum. Olağanüstü yeteneğinize duyduğum hayranlığı ifade etmem gerekiyor.”
Çehov ve Gorki sık sık mektuplaştılar. Gorki, Çehov’dan çok şey öğrendi.
Dönemin Rus Çar’ı, devrimci faaliyetleri nedeniyle Maksim Gorki’nin Rusya Akademisi’ne seçilmesini geçersiz sayınca, protesto olarak, Anton Çehov da Akademi’den istifa etti.
Çehov’un hastalığı ilerledi, durumu ağırlaştı.
Tedavi amacıyla, eşiyle birlikte; ılıman iklimi, ılık kaynak suları, çok iyi korunmuş Roma hamamları ile ünlü Almanya’nın Badenweiller kentine gitti.
Biraz olsun iyileşiyor gibi görünürken durumu birden ağırlaştı ve 1904 yılınnın 2 Temmuz gecesi öldü. Henüz 44 yaşındaydı.
Anton Çehov’un tabutu Moskova’ya getirildi ve 9 Temmuz 1904 günü Novodeviçi Mezarlığı’na gömüldü.
Dünyaca ünlü Rus sanatçılarından Nikolay Gogol, Fiyador Şalyapin ve Dimitri Şostakoviç de burada gömülüdür.
Büyük Türk şairi Nâzım Hikmet de bu mezarlıkta yatmaktadır…
Değerli Dostlar,
Anton Çehov, Sovyet Devrimi öncesi Çarlık Rus İmparatorluğu döneminin yazarıdır.
Çarlık Rus Devleti 1547 yılında kuruldu. 1721 yılından sonra Rus İmparatorluğu adını alarak sürdü ve 1922’de yıkılıp tarihe karıştı.
Öyleyse biz, Rus İmparatorluğu’nun 1547-1920 sürecinde yani 373 yıl sürmüş olduğunu söyleyebiliriz.
Şimdi sizlere, 600 yıl sürmüş Osmanlı İmparatorluğu ile 373 yıl sürmüş Rus İmparatorluğu’nun sadece bir açıdan karşılaştıracağım.
Rus İmparatorluğu, dünya fen bilimlerine büyük katkıları olan şu ünlü bilim insanlarını yetştirmiştir:
Dimitri MENDELEYEV, Aleksandr POPOV, İvan PAVLOV (Nobel Ödüllü), İlya MEÇNİKOV /Nobel Ödüllü), Pavel ÇERNEKOV (Nobel Ödüllü)), Lev LANDALI (Nobel Ödüllü), Nikolay BASOV (Nobel Ödüllü), Aleksandr PROHOROV (Nobel Ödüllü), Leonid KANTOROVİÇ (Nobel Ödüllü), Andrey SAHAROV (Nobel Ödüllü), Mikail LOMONOSOV, Nikolay LOBAÇEVSKİ, Pafnuh ÇEBİŞEV, Sofya KOVOLEVSKAYA, Aleksandr STOLETOV, Aleksandr BUTLEROV, Sergey BOTKİN, Nikolay PİRAGOV, Aleksandr MOJAİSKİL, Nikolay JİGOSKİL
Değerli Dostlar,
Şimdi birlikte şu sorunun cevabını arayalım:
600 yıl süren Osmanlı İmparatorluğu, dünya fen bilimlerine katkıda bulunacak bilim adamı yetiştirmiş midir?
Ben cevabımı vereyim: Kocaman bir HAYIR!
Değerli Dostlar,
Rus İmparatorluğu, dünya edebiyatına şu yazarları kazandırmıştır.
Aleksandr PUŞKİN, Nikolay GOGOL, Fiyador DOSTOYEVSKİ, Lev TOLSTOY, Anton ÇEHOV, Maksim GORKİ, Boris PASTERNAK, Vladimir MAYAKOVSKİ.
Yine soralım:
Osmanlı İmparatorluğu dünya edebiyatına katkıda bulunacak bir yazar yetiştirmiş midir?
Cevabım yine kocaman bir HAYIR, olacaktır.
Rus İmparatorluğu’nda dünya müzik yaşamına büyük katkılarda bulunan şu çok ünlü müzisyenler yetişmiştir:
Piyotir İlyiç ÇAYKOVSKİ, Sergey RAHMANİNOV, İgor STRAVİNSKİ, Dimitri ŞOSTAKOVİ