ALTIN
DOLAR
EURO
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay °C

Doç. Dr. Bahriye Üçok Kimdir?

15.07.2021
642
A+
A-
Doç. Dr. Bahriye Üçok Kimdir?

Kumrular gibi koklaşan bir aşkın çocuğu o.

Adı Kumru…

Babasını 1988’de kaybetti. Annesiyle birlikte yapayalnız kaldı Kumru. Babasının ölümü öğretmen olan annesini çok etkiledi.İcabında çabuk sinirlenen bir insan olmuştu.Çalışkan, zeki ve otoriter bir anne…

Tarih 5 Ekim…

Kumru, akşam saatlerinde annesiyle birlikte gittikleri yerden eve döndü. Kapıda asılı Ekspres Kargo’dan gelen ve üzerinde ‘kargonuzu gelip alın’ yazan ihbarnameyi gördü.

Annesi çok telaşlandı. ‘Kim yolladı?’, ‘Ne yolladı?’ sorularını arka arkaya sıraladı.

Kumru, annesine ‘merak etme ben yarın gider alırım’ dedi ve dalga geçerek de ‘Belki de bombadır’ diye ekledi…

Kumru, 6 Ekim Cumartesi günü Ankara Çankaya’daki evinden çıktı. Kuzgun sokaktaki kargo şirketine gitti. Annesini çok telaşlandıran paketi alıp eve dönecekti.

Arabasını park etti. Kargo şirketine girdi. İhbarnameyi görevliye uzattı. Beklemeye başladı.

Koliyi imzalayarak aldı. Yırtık olan pakette iki kitap gördü. Arabasına döndü. Paketi yan koltuğa bıraktı. Arabasını çalıştırıp eve doğru yola çıktı.

Eve girdi. Girişte bulunan mermerin üzerine paketi bıraktı.

‘Bomba imha’ konusunda eğitimli annesine, ‘Bombanı getirdim’ diye seslendi.

Annesi üst kattan aşağıya indi. Paketi aldı. Yırtık olan yerden baktı. ‘Kitapmış, bomba değilmiş’ dedi.

Kumru, ‘E herhalde. Yani… Ne olacaktı? Şaka yaptım’ yanıtını verdi.

Annesi makası eline aldı. Paketin ipini kesti. Paketi açamayınca yan yana olduğu kızı Kumru’ya ‘Biraz zor açılıyor. Bunun içinde bir şey mi var, nedir? Yine de sen benden uzak dur. Ben bunu dışarıda açayım’ diyerek Kumru’yu uzaklaştırdı. Merdivenlerden çıktı.

Bu konuşmaların geçtiği esnada evde bir işçi de banyoda çalışıyordu. Şofbeni tamir ediyordu.

Kumru, banyoya doğru gidiyordu ki…

Büyük bir patlama sesi duyuldu.

Annesinden ayrılalı 30 saniye bile olmamıştı. Korkmuştu.

Banyodaki şofbene baktı. Yerinde duruyordu. İşçi, donup kalmıştı. Hızla yukarıya çıktı. Her yer toz duman ve cam kırıkları…

Duman insan boyu seviyesinde. Göz gözü görmüyordu.

Kumru, ‘anne, anne’ diye seslendi. Ses yoktu.

Dumanlar dağıldığında annesini yerde yatarken gördü. Sol kolu başının altından geçmiş, havada duruyordu. Ama ucunda eli yoktu. Donup kaldı.

Hastaneye kaldırılırken, sadece eli değil, iki bacağı ve bir kolunun koptuğu, gözünün de yerinde olmadığı fark edildi. Kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

Türkiye’de suikaste kurban giden ‘İLK ANNE’ olarak kayıtlara geçti.

Aynı zamanda, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nin ilk kadın öğretim üyesiydi.

Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nin Ortaçağ ve Türk-İslam Bölümü’nde aldığı eğitimin yanısıra, Devlet Konservatuarı Opera Bölümü’nü de tamamlamış, iki fakülteden de mezun olmuştu.

Tarihçi, siyaset bilimci ve politikacıydı… 1990’da İslami bir terör örgütü tarafından üstlenilen bombalı saldırı sonucu yaşamını yitirdi.

Adı

Doç.Dr.Bahriye ÜÇOK’ tu.

Anneydi… “Sen benden uzak dur “ diyerek her anne gibi evladını korumak istemişti. Öyle de yaptı.

Kızı o saldırıdan sonra evlenmedi. Anne olamadı, annesinin ateşiyle yandı,”bombayı anneme kendi ellerimle verdim insan her şeye alışıyor ama bu olaya alışmam mümkün değil”diyerek yürekleri burktu. Hayatı hiç bir zaman eskisi gibi olmadı.

Cennete uğurlanan tüm ANNELERİN önünde saygıyla eğiliyorum…

Kaynak: İrfan Değirmenci Sayfası

————-

Administrator
Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. http://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
YAZARA AİT TÜM YAZILAR
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.