Dolar 35,9302
Euro 37,4261
Altın 3.314,67
BİST 9.719,81
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Hatay 12 °C
Hafif Yağmurlu

Ateşin ve Küllerin Altında Yatan Efsane / Sedat Kaya

06.02.2025
1
A+
A-
Ateşin ve Küllerin Altında Yatan Efsane / Sedat Kaya

Olimpos’un zirvesinde, bulutların arasında, tanrılar insanların kaderini şekillendirirken, denizlerin efendisi Poseidon’un oğlu Euphemus bir rüya gördü. Rüyasında, bir su perisi ona yakarıyordu. “Babam Triton’un gazabından kaçmalıyım,” dedi peri, “Bana sığınacak bir yer ver!”

Euphemus, rüyasından uyandığında, elinde Anafi Adası’ndan aldığı küçük bir toprak parçası olduğunu fark etti. Poseidon’un oğlunun dokunduğu her şey gibi, bu da sıradan bir toprak parçası değildi. Efsaneye göre, Euphemus, toprağı Ege’nin sularına attığında, deniz kabardı, rüzgarlar geri çekildi ve dalgaların arasından yeni bir ada doğdu: Kallisti, ‘En Güzel’.
Bu ada, Euphemus’un ve onun soyundan gelenlerin evi olacaktı. Fakat tanrılar, insanoğlunun kaderini asla tek bir çizgide bırakmazlardı. Çünkü adanın tam kalbinde, uyuyan bir dev vardı: Yanardağ.

Günler, yıllar, yüzyıllar geçti. Kallisti, Akrotiri halkıyla büyüdü; zenginleşti, güzelleşti. Minos Uygarlığı doğdu. Tanrılara tapınaklar yapıldı, boğalar kurban edildi, bahar ayinlerinde şaraplar içildi. Fakat kimse farkında değildi ki, adanın altındaki uyuyan dev, tanrılar kadar kadim bir güçle besleniyordu.
Bir gece, Hades’in derinliklerinden bir ses yükseldi. Yeraltı dünyasının efendisi, toprağın altında sıkışıp kalmış bir titan olan Typhon’un yankılanan sesini duydu. Typhon, Zeus’un gazabıyla Etna Dağı’nın altına hapsedilmişti, ama parçaları, yanardağların içindeki lavlarla birlikte dünyaya yayılmıştı. Ve Santorini’nin altında, Typhon’un öfkesinden bir parça uyuyordu.
Zeus’un buyruğuyla, yüzlerce yıl sessiz kaldı bu lanetli güç. Ama bir gün, tanrılar gökyüzündeki tahtlarından uzaklaştıklarında, uykusu bozuldu.
Önce deniz sessizleşti. Poseidon bile, Ege’nin üzerinde yüzünü gölgeleyen kara bulutları fark etti. Deniz, tanrısının kontrolünden çıkmış gibiydi. Sonra, toprak titremeye başladı. Küçük sarsıntılarla başlayan bu huzursuzluk, yeraltındaki titan ruhunun uyanışıydı.
Ve o gün geldi. Typhon’un son nefesi gibi, yanardağ patladı.

Tanrıça Gaia’nın kalbini yararak yükselen lav sütunları, gökyüzünü kan kırmızısına boyadı. Santorini’nin dağları paramparça olurken, Akrotiri’nin sokaklarını ateş yuttu. Tapınaklar birer birer yıkıldı; boyalı duvarlar, freskler, mozaikler, hepsi külle örtüldü.
Poseidon’un çocukları, denizciler ve tüccarlar, kaçmak için gemilerine atladılar. Ama bir lanet adaya çökmüştü; sular, kaçanları yutmadan önce kısa bir an için çekildi. Ardından, bütün adayı boğacak büyüklükte bir dalga yükseldi, tanrıların bile önünde diz çöktüğü bir tsunami.
Hades, denizin derinliklerinde yeni ruhlar toplarken gülümsedi. O gün, Kallisti bir daha asla aynı olmayacaktı.

Yıllar geçti. Yüzlerce yıl sonra, Dorlar adaya ayak bastıklarında, burada ne Euphemus’un adası, ne de Minos uygarlığı vardı. Sadece bir enkaz ve bir hatıra kalmıştı. Theras liderliğinde yeni bir halk geldi ve adaya onun adını verdiler: Thera.
Sonra yüzyıllar birbirini kovaladı: Romalılar, Bizanslılar, Venedikliler… Her gelen, adanın şekilsiz kıyılarında kendine bir yer buldu. Ama hiçbiri yanardağın hikayesini unutmadı.
Bugün, Santorini’de Oia’nın tepesinden gün batımına baktığınızda, o eski patlamanın izlerini görebilirsiniz. Kraterin hilal şeklindeki kıvrımları, denize bakan volkanik kayalar… Her şey, tanrıların ve devlerin savaşının yankılarıyla şekillenmiş gibi görünür.
Bazen, rüzgarın arasında bir ses duyarsınız. Bu, Typhon’un hâlâ Santorini’nin derinliklerinde yankılanan sesi olabilir mi? Yoksa Poseidon’un kaybolan adasını arayan yankıları mı?
Kim bilir…
Ama bildiğimiz tek şey, Santorini asla gerçekten ölmez. Çünkü küllerin altından her seferinde yeniden doğar.

Haber Kaynağı kayasedatt.blogspot.com/2025/02/atesin-ve-kullerinaltinda-yatan-efsane.html

 

 

Administrator
Editörden Yazı Atölyesi, Çağdaş Türk ve Dünya Edebiyatı’nı merkezine alan bir Websitesidir. Yazı Atölyesi’ni kurarken, okurlarımızı günümüzün nitelikli edebi eserleriyle tanıtmayı ve tanıştırmayı hedefledik. Yazarlarımız, Yazı Atölyesi’nde, edebiyat, sanat, tarih, resim, müzik vb. pek çok farklı alandan bizlere değer katacağını düşünüyoruz. Bu amaçla, sizlerden gelen, öykü, hikaye, şiir, makale, kitap değerlendirmeleri, tanıtımı ve film tanıtım yazıları, anı ve edebiyata ilişkin eleştiri yazılarla, eserlerinize yer veriyoruz. Böylelikle kitaplarınızla eserlerinizin yer aldığı Yazı Atölyesi’nde, dünya çağdaş edebiyatı ile sanatın pek çok farklı alanında değer katacağına inanıyoruz. Yazı Atölyesi kültür sanatın, hayatın pek çok alanını kapsayan nitelikli edebiyat içerikli haber sunar. Bu nedenle başka kaynaklardan alınan, toplanan, bir araya getirilen bilgileri ve içerikleri kaynak belirtilmeksizin yayına sunmaz. Türkçenin saygınlığını korumak amacıyla ayrıca Türk Dil Kurumu Sözlüğünde önerilen yazım kuralları doğrultusunda, yayınladığı yazılarda özellikle yazım ve imla kurallarına önem verilmektedir. Yazı Atölyesi, üyeleri ve kullanıcılarıyla birlikte interaktif bir ortamda haticepekoz@hotmail.com + yaziatolyesi2015@gmail.com mail üzerinden iletişim içinde olan, bu amaç doğrultusunda belirli yayın ilkesini benimsemiş, sosyal, bağımsız, edebiyat ağırlıklı bir dijital içerik platformudur. Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz. https://yaziatolyesi.com/ Editör: Hatice Elveren Peköz Katkılarınızdan dolayı teşekkür ederiz.   https://yaziatolyesi.com/   Editör: Hatice Elveren Peköz   Email: yaziatolyesi2016@gmail.com haticepekoz@hotmail.com   GSM: 0535 311 3782 -------*****-------
BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

Okey Oyna ankara chat istanbul chat